Mesajı Okuyun
Old 01-07-2009, 17:36   #10
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Belgium
Denizcilik ve kabotaj bayramımız kutlu olsun!
Bayram gününün anlamı bayramın adından anlaşılmalı. Bence ''Denizciliğimiz'' üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkenin denizciliğine benzemiyor. (Denize kıyısı olmayan İsviçre'de Denizcilik Bakanlığı bulunduğunu hatırlatırım.)

Bu konuda güzel bir köşe yazısını aktarıyorum:

Alıntı: Güngör Uras - http://www.milliyet.com.tr/2007/07/01/yazar/uras.html

''1Temmuz'ları 1935'ten bu yana "Kabotaj Bayramı" olarak kutladık. Denizcilik Müsteşarlığı karar verdi. Bu yıldan itibaren 1 Temmuz'lar "Denizcilik Bayramı" olacak.
Kabotaj, bir devletin kendi limanları arasında yük ve yolcu taşıma hakkıdır. 20 Nisan 1926 tarihinde TBMM'de kabul edilen bir kanunla Türklere ait olmayan gemilerin Türkiye sahillerinde yük ve yolcu taşımaları yasaklanmıştır.
Lozan Barış Antlaşması'nın Ticaret Mukavelesi yerli ve yabancı gemilere eşitlik ilkesi getirmişse de taraf devletlerin deniz ulaşımı ve balıkçılığını ve kendi gemileriyle sınırlı tutabilme hakkına dayalı olarak Türkiye "Kabotaj Kanunu"nu çıkarabilmiştir.
Kabotaj Kanunu'na göre yabancı bayraklı gemiler Türkiye'ye sadece yolcu ve yük getirir. Türkiye'den sadece yük ve yolcu götürür. Bizim limanlarımızın birinden öbürüne yük ve yolcu taşıyamaz.
İyi de...Yabancıların yapamadığı bu işi biz kendi gemilerimizle yapabiliyor muyuz? Bu işi çok iyi başardığımız için mi 81 yıldır her 1 Temmuz'da "bayram yapıyoruz"?

Gemi yok, bayram var
Ne yazık ki 8.337 km'lik kıyı şeridimizi 81 yıldır mal ve insan ulaşımı için kullanamıyoruz.
Üzülünecek olan şu: Bir zamanlar Akdeniz'de Türk bayraklı yolcu gemilerimizle öne çıkmıştık. Bir zamanlar Karadeniz, Marmara, Ege ve Akdeniz'e yolcu ve yük taşıyan gemilerimiz vardı. Şimdilerde bunlar yok oldu.
Bu pazar günü sayın okuyucularıma Dünya gazetesinin Perşembe Rotası ekinde, denizcilik tarihini yazan Eser Tutel'in "Ne bu gemiler kaldı, ne kaptanları, ne de yolcuları" başlıklı yazısından aktarmalar yapmak istiyorum.
Eser Tutel, 74 yıl öncenin Cumhuriyet gazetesinin ilan sayfasında "İstanbul'dan Hareket Edecek Vapurlar" başlığıyla yayımlanan ilanlara dayalı olarak 1933 yılında, İstanbul'dan nerelere yolcu ve yük gemilerinin gidip geldiğini hatırlatıyor.

Trabzon Postası: Gülcemal Vapuru 3 Mayıs'ta hareket ediyor.
İzmir-Mersin Postası: Anafartalar Vapuru 5 Mayıs'ta İdare Rıhtımı'ndan kalkıyor.

Varken yok ettik
Zonguldak Sürat Postası: Paşabahçeli Cemal Seyr-i Sefain İdaresi'nin, Bursa Vapuru 4 Mayıs'ta Ereğli ve Zonguldak'a gidiyor.
Akdeniz Postası: Sadıkzade Biraderler'in Firuzan Vapuru 3 Mayıs'ta Sirkeci rıhtımından hareket ile, Çanakkale, İzmir, Antalya ve Mersin'e gidip gelecek.
Karadeniz Postası: Sadıkzade Biraderler'in Dumlupınar vapuru ise 3 Mayıs'ta Karadeniz'e müteveccihen yola çıkıyor.
Bunlar 74 yıl önce mayıs ayında 3 gün içinde İstanbul'dan hareket edecek iki özel şirketin gemileri. Daha yakın tarihlerde Denizyolları İşletmesi'nin dış ve iç seferlerde çalışan anlı şanlı gemileri de vardı.
"Ankara", İstanbul-Avrupa limanları arasında çalışırdı. "Tarsus" Amerika'ya yolcu taşırdı. Etrüsk, Kadeş, Ordu, Giresun, Trabzon gemileri Karadeniz'e gidip gelirdi.
Ege-İzmir-Marmara, Samsun, İskenderun, Karadeniz, Akdeniz yakın zamana kadar iç hatlarda çalıştı."Adana", Akdeniz'de, "Gemlik, Ayvalık", Marmara'da çalışan gemilerdi. "Truva-Yeşilada, Samsun, Ankara, İskenderun" ünlü feribotlardı.
Şimdi bunların hiçbiri yok. Limanlarımız arasında yolcu ve yük taşımayı unuttuk. Ama Kabotaj Kanunu'nun yayımlanmasının 8'inci yılında Denizcilik Bayramı'nı "coşkuyla kutluyoruz". ''