Mesajı Okuyun
Old 18-01-2008, 15:32   #8
Av. Fatih KARACA

 
Varsayılan

Değerli okurlar;

Böylesi olaylar, her zaman ve her yerde olabilir. Uygarlık bu tip kötü olayların mümkün olduğunca azaltılmasında etkendir ancak; kabul edelim ki tamamen bitmesini sağlamamaktadır. O zaman ne yapılabilir? Bu tip olayların engellenmesinde birinci ve en etkili yol caydırıcılıktır. Evet, kağıt üzerinde yargının kurucu unsuruyuz, haklarımız var, vs... İş uygulamaya gelince elimizdekilerin leblebi tozu gibi olduğu, en ufak bir yelde uçtuğunu görüyoruz.
Bu hareket bir savcı yada yargıca yapıldığında neler olurdu düşünelim ve bir avukata olduğunda da aynı uygulamanın olmasını sağlayalım. Saldırı haberi dün çıktı ama Türkiye Barolar Birliği ve İstanbul Barosu'nun internet sayfalarında bu olayla ilgili en küçük bir haber yok. Her iki sayfada birer hizmet binası maketi konuşlandırılmış (!). Barolar ve Türkiye Barolar Birliği kulüp değil meslek örgütü olduklarının farkına varmalı, biz avukatlar da meslektaşımızın başına gelenin bir gün hepimize olabileceği düşüncesiyle olaya bakmalı, tepkimizi akılcı ve dozunda bir sertlikle göstermeliyiz.

Saygılarımla
Av. Fatih KARACA