Mesajı Okuyun
Old 15-06-2011, 12:43   #30
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/7462
K. 2010/20692
T. 9.12.2010

• AİLE KONUTUNUN ÖZGÜLENMESİ İSTEMİ ( Kocanın Ölümü/Sağ Kalan Eşin - TMK. Md. 652'ye Dayalı Özgüleme İsteklerinde Görevli Mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi Olduğu )

• SAĞ KALAN EŞE AİLE KONUTUNUN ÖZGÜLENMESİ ( TMK. Md. 652'ye Dayalı Özgüleme İsteklerinde Görevli Mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi Olduğu - Özgülenmenin Paylaştırma Niteliği )

• GÖREVLİ MAHKEME ( Aile Konutunun Sağ Kalan Eşe Özgülenmesi - TMK. Md. 652'ye Dayalı Özgüleme İsteklerinde Görevli Mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi Olduğu )

4721/m. 652
1086/m. 8/II-2

ÖZET : Evlilik birliği, kocanın ölümüyle kendiliğinden sona erdiğine göre, konut üzerinde hak sahibi olan kocanın artık tasarrufta bulunma imkanı kalmamıştır. Türk Medeni Kanunu'nun 652. maddesinde yeralan, tereke malları arasında bulunan eşlerin birlikte yaşadığı konutun veya ev eşyasının sağ kalan eşe miras hakkına mahsuben özgülenmesi, paylaştırma niteliğinde olup, o mal üzerindeki mirasçıların "elbirliği" şeklindeki ortaklığının izalesi sonucunu hasıl eder. Türk Medeni Kanunu'nun 652. maddesine dayalı özgüleme isteklerinde görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

KARAR : 1- Evlilik birliği, kocanın 07.01.2007 tarihinde ölümüyle kendiliğinden sona erdiğine göre, konut üzerinde hak sahibi olan kocanın artık tasarrufta bulunma imkanı kalmamış; tapu kütüğüne Türk Medeni Kanunu'nun 194/3. maddesi gereğince konutla ilgili şerh konulmasının hukuki sebebi ortadan kalkmıştır. Mahkemece verilen ret kararı şerh isteği yönünden bu sebeple sonucu itibariyle doğrudur. Davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazları açıklanan sebeple yerinde görülmemiştir.

2- Davacı, taşınmazın tapu kütüğüne "aile konutu şerhi" konulması isteği yanında, bu konut üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet, bunun kabul edilmemesi halinde intifa veya oturma hakkı tanınmasını da talep etmiştir. Bu talep Türk Medeni Kanunu'nun 652. maddesine dayanmaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 652. maddesinde yeralan, tereke malları arasında bulunan eşlerin birlikte yaşadığı konutun veya ev eşyasının sağ kalan eşe miras hakkına mahsuben özgülenmesi, paylaştırma niteliğinde olup, o mal üzerindeki mirasçıların "elbirliği" şeklindeki ortaklığının izalesi sonucunu hasıl eder. O nedenle Türk Medeni Kanunu'nun 652. maddesine dayanan isteklerde görevli mahkeme, paylaşma isteklerindeki görev kurallarına göre belirlenmelidir. Her mirasçı, terekedeki belirli malların aynen, olanak yoksa satış yoluyla paylaştırmasına karar verilmesini Sulh Mahkemesinden isteyebilir. ( TMK. m. 642 ) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ait davalarda Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir. ( HUMK. m. 8/II-2 ) Açıklanan yasal hükümler karşısında Türk Medeni Kanununun 652. maddesine dayalı özgüleme isteklerinde görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olup, davanın her aşamasında, ileri sürülebileceği gibi, mahkeme de kendiliğinden görevli olup olmadığına karar verir. ( HUMK. m. 7/1 ) Gerçekleşen bu hukuki duruma göre, özgüleme isteği yönünden görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasının incelenmesi doğru bulunmamıştır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple ( BOZULMASINA ), aile konutu şerhi konulmasına ilişkin talebin reddi yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple doğru olmakla verilen ret kararının bu yönüyle ( ONANMASINA ), istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Kazancı