Mesajı Okuyun
Old 09-11-2010, 21:11   #30
Av.Muhammet Aydın

 
Varsayılan Dört mahkeme dört tepki;

Duruşma başlar ve avukat bey kibar bir biçimde GÖRÜLEN LÜZUM ÜZERİNE CMK HMUK ve 1136 sayılı kanunun ve meslek ilkeleri gereği ayağa kalkmanın zorunlu olduğu haller dışında duruşmalarda ayağa kalkmayacağını,bu durumun kesinlikle hakim bey tarafından kişiselleşirilmeyeceğini de umduğunu belirterek kendisine ayrılan yere oturur.Tepki isyandan sadece bir adım geri; nasıl böyle bir şey yaparsınız,bir hakimin verdiği karara nasıl tepki gösterirsiniz,olayların benimle ne igisi var,MÜBAŞİR HEMEN YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜNÜ BURAYA ÇAĞIR! Müdür bey bundan sonra kalemlerde tebligat yasak,anlaşmalı boşanmalar ayı gün olmayacak duruşma günü verilecek bundan sonra usul tam uygulanacak! diye bağırdıktan sonra nerden çıktı bu ? 100 yıldır oluşmuş bir teamül nedemek ayağa kalkmayacağımla devam eden bir çılgınlık hali beyanda bulunanın karşısındaki avukat söze girerek bu durumu kandavasına dönüştürmeyin hakim bey der meslektaşına destek verir.avukat sizden tek talep kanunları uygulamak biz kanunların dışında bir uygulama yapmıyoruz. <Tabiki eğer kanuni ise sizin yapacaklarınızıda saygıyl akarşılarız. devamı az snra dinlenen tanık yemini hariç oturarak duruşma biter. Bir başka mahkeme duruşma başlar ;Ağır ceza tutuklu sanık duruşmaya yeni girmişken söz alan avukat az önce ki beyanlarla duruşma başkanına ön bilgi verir tepki daha ılıman; avukat bey bu sizin saygınızı gösterir beyanı avukatın ;asla bu şekilde düşünmenizi istemem bu benim kişisel tercihim olmayıp kanunun uygulanmasıdır. Bundan sonraki uygulamasının bu şekilde olacağını ve bu hususu kişiselleştirmemelerini rica eder şimdilik olay bu şekilde kapanmış görülmektedir. Son iki mahkeme ;olay artık adliyede duyumuştur. belki bu yüzden belkide kişisel tercih talep kendisine iletilen mahkemelerden ilki; takdir sizin avukat bey ayağa kalkmak zorunda değilsiniz zaten der diğer sonuncusuda ; aynı cümleleri benzer kelimelerle iletir avukata avukatta bu kibarlığı en azından avuatın talebi bağlamında tutanağa geçirilmesini talep eder. Tutanağada geçer.aynı mahkemelerde ikinci duruşmalarda geçmekte bahse konu avukatın duruşma salonlarında olduğunda diğer meslektaşlarıda bu uygulamayı alınan ortak karar gereği mısır patlağı gibi artan bir sayı ve oranla uygulamayı devam ettirmektedir. Aslında bu duruşa sebep olan bir avukatın bürosunun çıkışında borçlu tarafından taahhüdü ihlal cezasının düşürülmemesi sebebi ile darbedilmesi olayına duyarsız kalınmasıdır. Bafra İlçemiz bu hususta(avukatlara dap ve cinayet hususunda) ne yazıkki sabıkası kabarık bir yer ve bu sıkıntılı durum karşısında bizimde güven duyduğumuz adliyeden gerekeni yapmasını istemekte en büyük hakkımız diye düşünüyoruz.Gereken hassasiyetin gösterilmemesi ve az öncede belirttiğim gibi sadece son 10 yıl içerisinde bir cinayet 5-6 kere haciz mahalleri ve karakollar dahil fiili taarruz,silahla yaralama ve sayısı bizce dahi tam bilinemeyen hakaret ve küfürlere uğramış bir mesleğin temsilcilerin aslında bir uyanışı bir ayakta duruşudur duruşmada ayakta durmamak. Kendi hakkını arayamayan başkasının hakkını arayamaz diyoruz. Kendine saygısı olmayanın başkalarına saygısı korkudur gibime geliyor.Ha unutmadan hiçte fena olmuyor duruşmalarda oturarak savunma yapmak bir an kendimi gereksiz yere savcıymışım gibi hissettim. Sonra dedimki ben savunmanım kendi ve savunduğu kişinin hakkını savunan savunman ayaklarının üstünde sadece kendisi istediği yerde ve kendi istediği kadar durmayı becerebilen hukuka uyan güçlü ve ahlaklı savunman. FENA OLMUYOR TAVSİYE EDERİM.