Mesajı Okuyun
Old 18-09-2008, 12:05   #6
v. Aynur

 
Varsayılan

(2004 S. K. m. 170) (6762 S. K. m. 688)

Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Bono keşidecisi M. 'in mirasçıları olan borçlular hakkında 30.08.2005 vade tarihli 18.500.000.000-TL. lık bonoya dayalı takip yapılmış, örnek 10 nolu ödeme emrinin tebliğ edilmesinden sonra borçlular vekili, bononun tanzim tarihinin 30.07.2005 iken tahrifatla 30.03.2005 tarihi yapıldığını, keşideci murisin ise 01.06.2005 tarihinde ölmesi nedeniyle 30.03.2005 tanzim tarihli senedi düzenlemesinin mümkün bulunmadığını, bu nedenle senedin kambiyo senedi niteliğinde olmadığını ve imzanın da murise ait olamayacağını ileri sürerek takibe itiraz etmiştir.

Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde, imzanın muris M. M..'e ait olduğu ve 30.07.2005 iken tahrifatla 30.03.2005 tarihi yapıldığı tespit edildiği, bononun tanzim tarihinde tahrifat yapıldığı nedeniyle itirazın kabul edilerek takibin iptal edildiği görülmektedir.

TTK. nun 688. maddesi hükmüne göre, bonoda tanzim tarihinin bulunması zorunludur.

Ancak bu tarihin gerçeğe uygun olması gerekmez. (Prof. Dr. H. D. TTK. Şerhi- Kıymetli Evrak Hukuku ve Uygulaması, Sayfa 413) Tanzim edildiği tarihten önce veya sonraki bir tarihi taşıyan bonoda geçerlidir. TTK. nun 592 maddesi uyarınca açık bono düzenlenmesi mümkündür. Alacaklı bonoyu tedavüle çıkarırken tanzim tarihini doldurabilir. Borçlunun bononun anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasını bir belge ile kanıtlaması gerekir..

Somut olayda, bononun tanzim tarihinin 30.07.2005 olması ve o tarihte keşidecinin ölü olması, yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında bononun niteliğine etkili olmayıp, kambiyo senetlerine özgü yolla takip yapılmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır.

O halde Mahkemece borçluların sair itirazları incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile itirazın kabulü isabetsizdir.

Kabule göre de; Mahkemece takip dayanağı bononun tanzim tarihinde tahrifat yapıldığı nedeniyle takibin iptaline karar verildiğine göre iptalin yasal dayanağı İİK. nun 170/a maddesi olup, anılan madde de öngörülmediği halde alacaklı aleyhine tazminata hükmedilmesi doğru değildir.

Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 27.02.2007 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
12.HD., 2007/648 Esas,2007/3350 Karar