Mesajı Okuyun
Old 20-01-2004, 21:49   #12
Cumok

 
Varsayılan

Sayın Üstadım; Önce tartışmayı çok samimi, içtenlikle açıklamalar yaparak devam ettirdiğiniz için size tüm kalbimle teşekkürler ederim. Siz benim heyecanıma lütfen aldırmayınız, doğaldır ki, sadece çapımın elverdiğince ve çoğunlukla duygusal düşünüyor ve öyle de yanıtlar vermeye çalışıyorum. Burada beni anlayışla karşılıyor, yine samimi yanıtlar veriyorsunuz. Zaten yazdıklarınızı kendi üzerime almadım, yanıtlarımda direkt olarak sizi hedef almıyordu. Sadece tartışmaya biraz heyecan katmak, devamını sürdürmek için değişik konulara giriyordum. Lütfen beni yanlış anlamayınız. En son sorunuza hemen burada yanıt vermek isterim. Yaşadığım o yabancı ülkede, tartışmalar tarışma gibi olur, asla kavgaya, sert tartışmalara dönüşmez. Kimse kimseyi kırmaz, incitmez, görüş ya da düşünceleri için asla aşağılamaz. Karşılklı saygı, hoşgörü, sonuna kadar dinleme, kabul etmese bile “sen öyle düşünüyor olabilirsin bu da senin hakkın” diyerek kabul etme vardır. Bunu bugün dahi uydu kanallarında izliyorum.

Hiçbir konuda, hiçbir tartışmada karşılıklı hakareti asla yaşayamazsınız. Ama, burada özellikle belirtmek istediğim bir konu var: Orada hemen her kişi konu ne olursa olsun mutlaka genel bir görüşe ya da konu hakkında bilgiye sahiptir. Biz de olduğu gibi “her şeyi biliyorum” havasında değildirler. Siz burada bunu uyguluyorsunuz şimdi ve ben, bundan çok mutlu oluyorum. Sizin verdiğiniz örmeklere bir itirazım yok zaten, siz bir kanun adamı olarak bana örnekler vererek bunları açıklıyorsunuz. Diğer önemli olan bir konu da şu: Anketi açtığınızda beklenen yanıtlar gelmediğinden yakınmıştınız, ben buna karşılık yazmaya başladım, verdiğiniz her yanıt bana yeni bilgiler verdi, yeni soruların ortaya çıkmasını sağladı. Böylece konu en azında benim yönümden çok güzel bir şekilde devam ediyor.

Basında yalakalık konusunu siz dediniz gibi algılamadım üstadım, bugün birçok yazılı ya da görsel basının bunu uyguladığını ben zaten görüyorum. Siz yönlendirme dediğiniz için ben bunu kendimce dile getirdim. Zaten şimdi, benim vurgulamak istediğim konuya “basın zaten çıkarı gerektirdiğinde yalakalık yapmasını çok iyi biliyor” diyerek gerçeği bir de siz vurgulamışsınız. Ben sadece biraz farklı yaklaştım hepsi bu. Ayrıca sizin yazdıklarınıza asla alınganlık göstermiyorum, lütfen yazdıklarımı öyle yorumlamayınız. “Sadece yönlendirmeye ihityacı olan etkilenir” Evet buna katılıyorum, bunu zaten sokağa çıktığımda etrafımda görmek olası.

Ve şu tavsiyenizi içtenlikle kabul ediyorum. “Takılın ki yanlışlar defalarca söylensin ve bir şeyler değişsin” Bu tavsiyenizi belki farkında olmadan yıllardır uyguluyordum, ama bundan sonra bilinçli olarak yapacağımdan emin olabilirsiniz.
Sayın Üstadım, “yine yanlış bir çıkarım” sorunuza yukarıda yanıt verdim ama burada bir şeyi yinelemek zorundayım. Başka sıradan, ya da gırgır için yapılan tartışma sitelerine de yazıyorum. Ama ilk defa gerçek bir şekilde yeterince açıklama, hatta tavsiyeler içeren, özde dostluğu hiç bırakmayan dostça yanıtlar veren ilk tartışmacı oldunuz benim için. Her yazım sonrası sizden gelecek yanıtları bekledim. Artık biliyordum ki, gelecek olan yanıt beni aşağılamayacak, küçümsemeyecek, olduğum gibi kabul edecek. Bu benim için harikaydı. Sizinle tartışmaktan müthiş güzellikte keyif aldım, yararlandım. Verdiğim yanıtlar, savunduğum konular bazen konu dışına çıkıp saçmalıklar da olabiliyordu, ama ben hiçbir şey yapmayıp beklemeyi sevmeyen, hemen her dakikamı değerlendirmeye çalışan yaşlı bir insanım. Hiç durmadan bir yerlere yazılar yazar, yanlışları varsa ikaz ederim, yabancı sözcük kullanıldığında yine ikaz ederim. Burada da en azından konunun bir kenarından da ben tutayım diyerek girdim. Ve sanırım iyi de yaptım.
Sevgiyle Kalın Üstadım...