Mesajı Okuyun
Old 22-12-2006, 11:24   #4
Av.Hüseyin Erdayandı

 
Varsayılan

Sayın Metin,konunun hukuksal dayanağını Avukatlık Yasası'nın 166.m.si("Avukat,müvekkil tarafındanverilen veya onun namına aldığı malları,parayı ve diğer her türlü kıymetleri avukatlık ücreti ve giderin ödenmesine kadar,kendi alacağı nispetinde elinde tutar.")ve 172.m.sidir.("İş sahibi,ilk anlaşmayı yaptığı avukatın yazılı muvafakati ile başka avukatları da işin kovuşturması ve savunmasına katabilir...
.....İlk avukatın muvafakat etmemesi halinde vekalet akdi kendiliğinden sona erer.İş sahibi mufakat etmeyen avukata ücretin tamamını ödemekle yükümlüdür.")
Şimdi bu durumda:Müvekkille bir sözleşme yapılmamış olsa bile A.Y.sı 164/son'a göre ""Karşı tarafa yüklenecek vek ücreti avukata aittir.Bu ücret iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilmez." hükmüne göre de icra dosyasından asgari tarifeye göre karşı tarafa yükletilen vek.ücreti muayyen ve likit olduğuna göre bu ücret üzerinde hapis hakkı talebi ve icra müdürlüğünce bu ücretin alacaklı adına dosyaya giren paradan mahsup edilmesinde yasal ne gibi bir sakınca olabilir?Ancak uygulamada diğer birçok kurum yetkilisinin yaptığı gibi Avukatlık Yasası'ndan kaynaklanan hükümleri uygulama konusunda İcra müdürleri de isteksiz davranmakta ya da bu tür taleplerin onların alışılagelmiş ezberlerini bozmakta,'eski köye yeni adet getirmek'şeklinde suçlamalarına kadar varan tepkilerine neden olmaktayız, diye düşünüyorum.Çünkü buna uymamanın yetkililere yüklediği bir sorumluluk ve yaptırım ilgili hükümlerde öngörülmemiştir.İlle de vekalet ücretinin muaccel olması için mahkeme ilamı veya vekalet ücreti sözleşmesi bulunması zorunluluğu olduğunu sanmıyorum.Bu konuda düşüncelerinizi paylaşırsanız sevinirim.Saygılarımla.