Mesajı Okuyun
Old 24-06-2013, 01:03   #1
Baran Koyuncu

 
Neşeli Çok avukat az iş'mi demektir?

Selamlar.Bir süredir forumları takip ediyorum ve ilgimi çeken bir kaç başlığı paylaşmak isterim.
1-) Birçok avukat arkadaşımız artık 'çok' avukat olduğundan bahsederek şu önerileri getirmektedir;
- Özel üniversiteler kapatılsın,
- Avukatlık sınavı getirilsin,
- Barolarda kota uygulamasına geçilsin,
- Uzman avukatlık sistemi oluşturulsun(ama hangi kriterlere dayanıyorlar onu belirtmemişler)

2-) Avukatlık mesleğinin yapılışı dışında her konu tartışılmakta ve tespit edebildiğim kadarıyla şu fikirler ortaya çıkmaktadır;
- Avukat karizmatik olmalıdır,
- Avukat profesyonel görünmelidir,
- Avukat danışma ücreti almalıdır vb.

Bu fikirler ile görüşlerim şöyle , katılır veya eleştirisiniz;

Meslekte sadece para kazanmak ise amaç avukat sayısının çok olması elbette matematiksel olarak dezavantajdır.Ancak her meslekte olduğu gibi , kişisel tatmin , yapılan işten zevk almak gibi unsurları da düşünürseniz bundan sonrasında nicelik değil nitelik önem kazanır.
Açılmış okulları kapatarak sorun çözülmez.Benim girdiğim yıl AÜHF'ye 1000 kişi alınmıştı mesela , hadi kapattırdık diyelim.Kontenjanları arttırmalarına nasıl engel olunacak?Bu insanlar sizin -birçoğunuz diyeyim- gözünüzde iyi eğitim almamış olabilirler.Peki biz çok mu iyi eğitim aldık.En önemli farkımız biz daha zor ve emek yoğun bir çalışmayla okullarımıza girdik.Ama bu insanlar artık meslekdaşımız ve bence bu ayırımı bırakarak ortak sorunlara yönenilmesi gerekir.
Öneri: Birbirine yakın ve küçük ölçekli fakülteler birleştirlebilir.(aklıma gelen şu an)

Avukatlık sınavının mesleğimiz için gerekli olduğuna inanmıyorum.O eğitim aldıktan sonra ÖSYM veya TBB'nin yapacağı bir sonucu mu avukatlık yapabilir olacağız.Bir kısım arkadaşlar adil'likten , kazanılmış haklardan bahsetmiş bu tartışmalarda.Bende kısaca şunu öneriyorum;on yıllık avukatım ve eğer sınav sistemi konulacaksa beni de dahil etsinler.Siz kabul eder misiniz bunu? Kabul etmeyecekseniz de gencecik insanların önünü kesmek için fikir üretmeyi bırakmanız gerekli bence.

Bundan daha da kötüsü bence kota uygulamasıdır.Yani bu arkadaşlar onca emek ve masrafla okuyacaklar ,hadi sınav uygulanıyor diyelim , onuda kazanacaklar ama sonrasında baro baro gezip boşluk mu arayacaklar?Hukuk uygulayıcısı , savunma makamında da bu teklif gelmemeli bence.Ya bu önlemlerde içerdeki mesut avukatlarımızı tatmin edemeyecek hale gelirse o zaman ne olacak? Cinsiyete , yaşa , fiziksel duruma göre avukatlık seçmeleri mi yapılacak?

Uzman avukatlık konusu.Bana dışarda sorarlar hangi konuda uzmansın diye.Yanıtım aslında şu olmalıdır;bizim sistemimizde uzmanlaşma ancak kişinin kendi çabası ile kendini geliştirerek olur.Bugün ağır ceza işine bakarsın yarın , ne bileyim , ticaret mahkemesine gidersin.Ama bu konu dışardan o şekilde anlaşılmadığı için vatandaşlarımız tarafından ya her konuda uzmanım diyerek espri yapıyorum ya da şu konu bu konu diyorum(sevdiklerimden ve bildiklerimden tabii ki)Yani zaten uygulamada meslekdaşlarımızın büyük çoğunluğu şu veya bu konuda uzman veya öyle söylüyorlar.Ama anladığım kadarı ile uzmanlık konusu ile önerilen şu; meslekte kıdemi fazla olandan az olana doğru çok para kazandıran işten aza doğru sınıflandırma yapılsın.Bu öneriye de açığım, şöyle ki ; bu uzmanlık bilimsel ve eğitim destekli olacak ise ve sadece kıdem gözönünde bulundurulmayarak , belirli bir tarihten itibaren okullarından mezun olacak kişileri kapsayacak ise tamam.Ancak sırf ben on yıllık avukatım diye bana imtiyaz verilmesini istemiyorum.

Diğer konularda ise arkadaşların görüşleri özetle;
Avukatın iyi giyimi , bürosunun niteliği , müşterileşmiş müvekkil adaylarına sunduğu hizmet ,ikram.Olmadığı halde ekonomik olarak güçlü görünme isteği(yazılanlardan çıkardığım sonuçtur) ki bu müvekkil adaylarında belirli bir izlenim yaratacaktır.Yıllardır almaya çalışıp da alamadığımız danışma ücretinin alınması.Yani yapılan işin düzgün yapılması söz konusu bile edilmemiş.

Arkadaşlar;biliyorum ki para şu an yaşamlarımızın genel geçer bir değeridir.Onsuz olmaz , daha iyi yaşamayı hakediyoruz.Ancak ben hala paranın herşey olmadığı inancını taşıyanlardanım.Lütfen piyasa ekonomisi mantığına kendinizi bu kadar kaptırmayın.Bu kadar sert , sadece kendini düşünen öneriler bir hukukçu tarafından , ekonomik imkanlarını diğerlerinin önünü keserek , ben daha eskiyim , ben daha iyiyim , bunlarda nereden çıktı ne güzel kazanıyorduk , mantığı ile yapılmamalıdır.

Hepinizden yorum ve fikirlerinizi bekliyorum.Saygılar.[[/size]