Mesajı Okuyun
Old 10-06-2008, 09:03   #1
avukatmurat

 
Varsayılan ipoteğin paraya çevrilmesi üçüncü kişinin borcu ödemesi

iyi günler..
Müvekkil ,2004 yılında noter sözleşmesiyle kaba inşaat halinde ve kat irtifakı şeklinde bir daire satın alarak ve inşaatı şahsi imkanlarıyla tamamlayarak 2006 yılında bu daireyi kullanmaya başlıyor. Ancak müteahhid biraz kurnaz olduğu için kat irtifakını kat mülkiyetine dönüştürdüğü halde müvekkilin tapusunu vermeyerek taşınmazın tapusunu oğlunun adına çıkarıyor ve 2006 yılında bu taşınmazın kaydına ipotek koydurmak suretiyle üçüncü bir kişi adına kredi çekiyor. Müvekkil , müteahhidi hatır gönülle ikna etmek suretiyle 2008 yılında tapusunu ipotekli borçla birlikte ( mecbur kaldığı için) devralıyor. Tapu devrinden sonraki bir tarihte de ipotekli borcun bir kısmı müteahhid tarafından ödeniyor. Ancak bakiye borç ödenmediği için müvekkilin taşınmazı ile ilgili olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılıyor. Gerek müteahhidin gerekse adına kredi çekilen takip borçlusunun pişkinliği nedeniyle müvekkil söz konusu takiple başbaşa kalıyor..... Bu bağlamda;
1- Kredi sözleşmesinin kefili yada borçlusu olmayan Müvekkil , kredi kurumuna borcu ödeyerek, ödendi makbuzuyla takip borçlusuna rücu edebilir mi?
2- Tapunun devir tarihi itibariyle taşınmazın kaydında ipotek görülmesi ve müvekkilin bu durumu bilmesi müvekkilin rücu hakkını zedeler mi?
3- Bir an için tapunun devir tarihi itibariyle kaydındaki ipoteğin müvekkil tarafından kabullenildiği düşünülse bile , borca itiraz üzerine açılacak iptal davasında; müvekkilin taşınmazı 2004 yılında satın almış olduğu, ipotek tarihinin 2006 olduğu, tapusunu alamayacak olmanın tehdidi ve baskısı altında ipoteği kabul etmek zorunda kaldığı , devir tarihinden sonra borca ilişkin taksitlerin bir kısmının müteahhid tarafından ödendiği hususları müvekkilin borçtan sorumlu tutulamayacağına ve rücu hakkını zedelenmeyeceğine delil teşkil eder mi?
4- Müteahhid hakkında dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluştuğu iddia edilebilir mi? Zamanaşımı açısından bir sıkıntı yaşanabilir mi?

Biraz çok oldu sanırım?

Konuya ilşikin yargıtay kararlarını ve görüşlerinizi bekliyor, ilginiz için şimdiden teşekkür ediyorum