Mesajı Okuyun
Old 14-07-2010, 12:56   #3
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Adli Tip
Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Meslek Kuralları'nın 38. maddesi şu hükmü içeriyor:

Alıntı:

Avukat kendisine teklif edilen işi gerekçe göstermeden de reddedebilir. Takdirine esas olan nedenleri açıklamak zorunda bırakılamaz.

Avukat zamanının ve yeteneklerinin erişemediği bir işi kabul etmez.

Avukat davayı almaktan ve kovuşturmaktan çekinme hakkını müvekkiline zarar vermeyecek biçimde kullanmağa dikkat edecektir.


Maddenin ikinci fıkrasını değerli görüşlerinize açmak isterim.

Ben şahsen bu gerekçeyle işi reddeden meslektaşlarımızı bazen görüyorum. Ama bu "zamanın ve(veya) yeteneğin yetmemesi" gerekçesinin asıl gerekçesi genellikle "maddi getirisi itibariyle zaten uğraşmaya değmemesi" oluyor.

"İş" hangi aşamada kabul edilmektedir; ki hangi aşamada kabul edilmemelidir?

Meslektaşlar arasında (keza Sitemizde de) şu şekilde başlayan yardım talepleri olmaktadır: "Şöyle bir dava aldım, ama ilk kez böyle bir davaya bakıyorum..."

Ya da halihazırda tek başına çalışan bir avukat, tek başına asla yürütemeyeceği bir işi, örneğin bir bankanın yüzlerce seri icra takibi işini alır ve hemen yanında ücret karşılığı çalıştırmak üzere; avukat, katip arayışına girer...

Mesleğimizin mezkur kuralı hakkında sizler neler düşünüyorsunuz?

Saygılarımla,

Avukatlık Kanunu'nun 1. maddesine göre avukatlık, kamu hizmetidir.
Yasanın 2. maddesi ise avukatlığın amacını açıklar:

Alıntı:

AVUKATLIĞIN AMACI:
Madde 2 - Avukatlığın amacı; hukuki münasebetlerin düzenlenmesini, her türlü hukuki mesele ve anlaşmazlıkların adalet ve hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesini ve hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasını her derecede yargı organları, hakemler, resmi ve özel kişi, kurul ve kurumlar nezdinde sağlamaktır.
Avukat bu amaçla hukuki bilgi ve tecrübelerini adalet hizmetine ve kişilerin yararlanmasına tahsis eder.
Yargı organları, emniyet makamları, diğer kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadi teşebbüsleri, özel ve kamuya ait bankalar, noterler, sigorta şirketleri ve vakıflar avukatlara görevlerinin yerine getirilmesinde yardımcı olmak zorundadır. Kanunlarındaki özel hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu kurumlar avukatın gerek duyduğu bilgi ve belgeleri incelemesine sunmakla yükümlüdür. Bu belgelerden örnek alınması vekaletname ibrazına bağlıdır. Derdest davalarda müzekkereler duruşma günü beklenmeksizin mahkemeden alınabilir.



İkinci fıkraya dikkat ediniz: "Avukat bu amaçla hukuki bilgi ve tecrübelerini adalet hizmetine ve kişilerin yararlanmasına tahsis eder."

Meslek kurallarının ilgili maddesi, yasadaki avukatlığın amacının gerçekleşmesini sağlamaya yöneliktir. Bir güven mesleğini yürütmekte olan avukat, belirli bir işde "olmayan hukuki bilgi ve tecrübelerini" kişilerin yararlanmasına tahsis edemez.

Aksi, sadece meslek kurallarına aykırılık değil, bu mesleğe ve meslektaşlara güveni sarsan bir davranış olur.