Mesajı Okuyun
Old 23-04-2012, 12:56   #23
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömeroğlu
Sayın Konyalı linkteki 13 ve 21 numaralı mesajlarınız arasında 'yıkım kararının kim aleyhine tesis edileceği ve tebliğ edileceği' noktasında bir çelişki yok mu?
Haklısınız. Kullandığım deyimler konuyu yeterince açıklamakta yetersiz kalmış.

Danıştay’ın yerleşik kararlarına göre ve hukukun genel ilkelerine göre yıkım kararı tapuda malik olarak gözüken kişi adına alınmalıdır.

21 nolu mesajımda bu konu ifade edilmiştir:
Alıntı:
Yazan 21 nolu mesaj
İdari para cezası (cezaların şahsiliği ilkesi gereği) ruhsatsız inşaatı yapana verilir ama yıkım kararları (mülkiyet hakkı gereği) malik adına verilir.

13 nolu mesajımda ise ayrıksı bir durum açıklanmaya çalışılmıştır:

Başkasının arazisine ruhsatsız bina yapılması hali buna örnektir. Ruhsatsız binanın tapusu yoksa ve ruhsatsız binanın mülkiyeti tapuda arsa maliki olarak gözüken kişiye ait değilse 13 nolu mesajımda yazdıklarım hukuka uygundur. Kimin binası yıkılacaksa o kişi adına işlem yapılmalıdır. 13 nolu mesajımda yanıtladığım soruda bir hissedar ruhsatsız bina yapmıştır. Diğer hissedarlar arsa maliki olmalarına karşın yapının maliki değildir.
Alıntı:
Yazan 13 nolu mesajım
Muhatap yapı sahibi olduğundan, yapı sahibi olmayan diğer hissedarlara tebligat yapılmasına gerek bulunmamaktadır. Başkasının arazisine kaçak bina yapılırsa binanın sahibi yapan kişidir; arazinin maliki binanın da maliki olmaz. Sizin örneğinizde de hissedarlar binaya ortak olmazlar. Ortaklığın giderilmesi davasında binanın değerini yapan hissedar alır, diğer hissedarlar sadece zemin değerini paylaşırlar
.
Aşağıda sunulan Danıştay kararı yukarıda sunulan yanıtımı desteklemektedir:
Alıntı:
Yazan Danıştay 6.Dairesi 2003/3742 Esas 2005/594 Karar
Temyiz İsteminde Bulunan :Karşıyaka Belediye Başkanlığı-İZMİR
Vekili : Av. ...
Karşı Taraf : ... Mirasçıları: ..., ..., ...
Vekili : Av. ...
İstemin Özeti :İzmir 1.İdare Mahkemesinin 26.2.2003 günlü, E:2002/1222, K:2003/222 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi ?ule Tataroğlu'nun Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı M. İclal Kutucu'nun Düşüncesi :İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, İzmir, Karşıyaka, ... ada ... sayılı parselde bulunan yapıdaki projeye aykırı ilavelerin 3194 sayılı Yasanın 32.maddesi uyarınca yıkımına ilişkin ... günlü ... sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; dava konusu işlemin tesis edildiği tarihten çok önce ölen ... adına tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş bu karar davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesinde, bu kanun hükümlerine göre ruhsat alınmadan yapılabilecek yapılar hariç; ruhsat alınmadan yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapıldığının tespiti halinde inşaat durumunun tespit edilerek mühürleneceği,mühürleme tarihinden itibaren ençok bir ay içinde yapı sahibinin yapısını ruhsata uygun hale getirerek veya ruhsat alarak mühürün kaldırılmasını isteyebileceği, ruhsata aykırılığın giderilmediği veya ruhsat alınmadığı durumlarda ruhsata aykırı veya ruhsatsız yapılan binanın belediye encümeni veya il idare kurulu kararını müteakip belediye veya valilikçe yıktırılacağı öngörülmüştür.
Dosyanın incelenmesinden, İzmir, Karşıyaka, ... ada ... sayılı parselde bulunan yapıdaki projeye aykırılıkların ... günlü yapı tatil tutanağı ile saptandığı,bu tutanakta yapı sahibi olarak ...'in gösterildiği, dava konusu 1.8.2002 günlü belediye encümeni kararının yine ... adına tesis edildiği anlaşılmış bulunmaktadır.Söz konusu kişi 1995 yılında vefat etmiş ise de davalı idare, işlem tarihinde önce mülkiyet araştırması yapmış, ve 14.6.2002 günlü tapu sicil müdürlüğü yazısında taşınmazın maliki olarak belirtilen ... adına işlemi tesis etmiştir.
Yukarıda içeriği yazılı Yasa hükmünde esas olan "ruhsatsız yapı" olduğundan üzerinde yapı bulunan taşınmazın malikinin yanı sıra bu yapıyı inşa eden kişinin de yapı sahibi olarak kabulü suretiyle işlem tesis edilmesi mümkündür. Malikin ölmüş olması mirasçıların söz konusu işleme karşı dava açmalarına engel teşkil etmeyeceği gibi, dava konusu yıkım işleminin yapıyı esas alan bir işlem olması nedeniyle ölmüş kişi adına tesis edilmiş olması işlemi sakatlamayacaktır. Kaldı ki olayda, idare yaptığı mülkiyet araştırması sonucu tapuda malik olarak görülen davacıların murisi adına işlem tesis etmiştir.
Bu durumda, yıkım kararının davacıların murisi adına alınmasında hukuka aykırılık bulunmadığından, İdare Mahkemesince, yıkım işleminin esasının incelenerek bir karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle İzmir 1.İdare Mahkemesinin 26.2.2003 günlü, E:2002/1222, K:2003/222 sayılı kararının BOZULMASINA, 16.050..000.lira karar harcı ile fazladan yatırılan 11.950.000.lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 8.2.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Özetle, ayrıksı halleri açıklayan 13 nolu mesajım yerine, 21 nolu mesajıma itibar edilmesi doğru olur.