Sayın meslektaşlarım,
Kadın çocuklarını da bırakarak evi terkedip gitmiş, iddiaya göre müvekkilim de terk tarihinden 3 ay sonra eşini bulmuş ve tabancayla yaralamıştır. (Müvekkilim olayın faili olduğunu reddediyor) Kadın yaralanması üzerine, dava dilekçesinde yaralama olayını gerekçe göstermiş, geçimsizliğe dair diğer sebeplerle birlikte "şiddetli geçimsizlik sebebiyle boşanma" talep etmiştir. Ancak şiddetli geçimsizliğin varlığını kanıtlayamamıştır, hatta kendi tanıkları dahi aleyhine ifadeler vermişlerdir. Müvekkilim hakkında ise henüz iddianame düzenlenmemiştir.

Kadın genel boşanma sebebine dayanarak dava açmış ve şiddetli geçimsizlik olgusunu kanıtlayamamış olduğundan, özel boşanma sebeplerinden olan hayata kast ve pek fena muamele sebebiyle boşanma sebebine dayanabilir mi?
Özel boşanma sebebine dayanmış olsa idi boşanmaya karar verileceği kesindir.
Şahsi görüşüm; müvekkilim hakkında yapılacak ceza yargılaması neticesinde, hakkında ceza kararı verilmeden ve kesinleşmeden bu olaydan ötürü kusurlu bulunamayacağı şeklinde.(Biraz taraflı oldu sanırım)
Yargıtay'ın bu durumlardaki görüşü "vaki olayın şiddetli geçimsizlik doğuracağının kesin şekilde kabulü" şeklinde midir?