Mesajı Okuyun
Old 13-08-2009, 12:25   #29
Gülsün A. Aygörmez

 
Varsayılan

Degerli Meslektaslar,

internette biraz arastirma yaptim. 2007 yilinda Fransa'da Sarkozy, 2008 yilinda da Polonya'da Tusk, cinsel suc faillerinin kisirlastirilmasi talebinde bulunmus. 2007 yilinda, nedendir bilinmez, ama 2008 yilinda, böyle bir talep ciddi ciddi Polonya'dan gelince, Avrupa Birligi siyasetcileri konuya el atmis. Ilgilenenler icin haberin yer aldigi site adresi: http://www.spiegel.de/politik/auslan...579664,00.html

Almanya'da da Alman Hristiyan Demakrat Birligi (CDU)'nden de böyle seslerin arada yükseldigi, ancak kimyasal yollarla kisirlastirma ile bu suclarla mücadele edilebilecegi inancinin, yersiz bir umut oldugu belirtiliyor ve kisirlastirilma temelde -ister ceza ister tedavi amacli olsun- cinsel suclarla mücadelede etkili bir arac olarak kabul edilmeyerek, zorla kisirlastirmanin hem AB hem de uluslarasi hukuk ilkelerine aykiri oldugu belirtiliyor. Önemli olanin öncelikli olarak psikiyatrik tedavi oldugu vurgulaniyor. Zorla kisirlastirilmanin bir cözüm olmadigi, hatta, bizzat kisirlastirilan kisilerin bile, yeniden cinsel suc faili olabilecekleri belirtiliyor.

Bugun Almanya'da da oldugu gibi, bircok Avrupa ülkesinde, "ancak eger cinsel suc faili psikiyatrik tedavi sirasinda ve sonrasinda, kendi özgür iradesiyle kisirlastirma icin bir basvuruda bulunursa ve bu ciddi tibbi gözlem altinda yapilirsa", bunun mümkün olabilecegi kabul ediliyor. Almanya'da bunun örnekleri de var. Ancak, kesinlikle "zorla" kisirlastirmanin, modern ceza hukukunda kabul görmeyecegi daima dile getiriliyor.

Bazi sitelerde, Amerika'da bazi eyaletlerde, zorla kisirlastirmanin ceza ya da tedavi amacli uygulandigi belirtiliyor. Gerekce olarak da toplum sagliginin korunmasi gösteriliyor.

Netice olarak, Avrupa Birligi'nin bu konudaki tavri belli: Zorla kisirlastirma degil, etkili psikiyatrik bir tedavi sorunun cözümü.


Saygilarimla
Gülsün Aygörmez