Mesajı Okuyun
Old 26-07-2010, 14:51   #3
Komagene

 
Varsayılan

Necati Bey, ben de sizin gibi biliyordum hatta keşide tarihinden itibaren faiz hesabı yaparak yanlış hesapladığı için icra programı görevlisiyle ile tartıştım, ancak aşağıdaki Yargıtay kararı keşide tarihi olduğunu doğrulamakta.

(Google ile yapılan aramada "Çek Faiz Başlangıcı" yazıldığında bu sayfa en üstte çıkmaktadır. )


T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2001/4768
K. 2001/7472
T. 8.10.2001
• KARŞILIKSIZ ÇEKDE FAİZİN BAŞLANGIÇ TARİHİ ( Keşidecinin Temerrüde Düşürülmesine Gerek Olmadığı - Keşide Tarihinden İtibaren Temerrüd Faizine Hükmedilmesi Gerektiği )
• FAİZ BAŞLANGICI ( Karşılıksız Çekte Keşidecinin Temerrüde Düşürülmesine Gerek Olmadığı/Keşide Tarihinden İtibaren Temerrüd Faizine Hükmedilmesi Gerektiği - Dava Tarihinden Başlatılamayacağı )
• TEMERRÜD FAİZİ ( Karşılıksız Çekte Keşidecinin Temerrüde Düşürülmesine Gerek Olmadığı/Keşide Tarihinden İtibaren Temerrüd Faizine Hükmedilmesi Gerektiği )
6762/m. 644, 692
ÖZET : Keşide gününün çek üzerinde bulunması gerekmekte olup, keşideci çek karşılığını bu tarihte bulundurması gerekir; ayrıca temerrüde düşürülmesine gerek yoktur. Bu sebeple çekin keşide tarihinden itibaren temerrüd faizine hükmedilmesi gerekirken, faizin dava tarihinden başlatılması isabetsizdir.
DAVA : Taraflar arasında görülen davada İstanbul Asliye 3. Ticaret Mahkemesi'nce verilen 25.12.2000 tarih ve 1998/1813-2000/1511 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Gürkan Gençkaya tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkili bankanın borçlusu tarafından borcuna karşılık verilen ve keşidecisi davalı olan çekin yasal süre içerisinde ibraz edilmesine rağmen karşılıksız çıktığını ileri sürerek, T.T.K.nun 644 ncü maddesine göre, sebepsiz zenginleşen davalıdan çek bedelinin çekin keşide tarihinden itibaren reeskont faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini isemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosyadaki belgelere göre, çekin ciro yolu ile davacıya geçtiği, davacının yasal hamil olduğu, çekte yazılı miktar kadar bankanın zarara uğradığı, davalının çekin yasal hamilinin kim olduğunu bilmesinin olanaksız olduğu, kötüniyetli nedensiz mal kazanan olduğunun ispatlanamadığı, davadan önce direnime düşürülmemiş olması nedeniyle faizin dava tarihinden başlatılması gerektiği sonucuna varılarak, davanın kabulü ile 8.500.000.000.- TL. nın dava tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, T.T.K. nun 644 ncü maddesine dayalı sebepsiz iktisap davasıdır.
Mahkemece, davalı şirketin davadan önce temerrüde düşürülmediği gerekçe gösterilerek, dava tarihinden itibaren temerrüt faizi verilmiştir. TTK. nun 692. nci maddesine göre, keşide gününün çek üzerinde bulunması gerekmekte olup, davaya konu çekin keşidecisi olan davalı şirket tarafından keşide gününün sonradan eklendiği iddia ve ispat edilmemiştir. Bu durumda keşidecinin keşide tarihini bildiği ve bu tarihte karşılığını bulundurması gerektiği açıktır. O halde mahkemece, çekin keşide tarihinden itibaren temerrüt faizine hükmedilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde dava tarihinden itibaren temerrüt faizine hükmedilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiş ise de, yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamaya gerektirmediğinden H.U.M.K. 438/7 nci maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün birinci bendinin ikinci satırındaki "uyarınca" kelimesini takiben "31.12.1997 tarihinden itibaren" kelime grubunun eklenmesine, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, oybirliği ile karar verildi.