Mesajı Okuyun
Old 30-05-2013, 15:56   #2
üye16069

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
3.Hukuk Dairesi
Esas: 2001/8730
Karar: 2001/9205
Karar Tarihi: 16.10.2001
TAZMİNAT DAVASI - ZARARI KANITLAMAK YÜKÜNÜN DAVACIYA AİT OLDUĞU - DAVA DİLEKÇESİNDE BİLDİRİLEN DELİLLERİN TOPLANMASI - BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ İLE ZARAR MİKTARININ TAYİNİ - ZARAR HAKSIZ FİİLDEN KAYNAKLANDIYSA ZARAR BEDELİNE YASAL FAİZ UYGULANMASI GEREĞİ
ÖZET: Zararı kanıtlamak yükü davacıya ait olduğuna göre, olayla ilgili dava dilekçesinde bildirilen delillerin toplanması, gerekirse bilirkişi incelemesi ile zarar miktarının tayininden sonra hüküm kurulması gerekir. Ayrıca zararın haksız fiilden kaynaklandığının tespiti halinde zarar bedeline yasal faiz uygulanması gerekir.
(818 S. K. m. 41)
Dava: Dava dilekçesinde 242.137.207 lira tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Karar: Davacı idare, davalıya ait düğün sırasında havaya ateş açılması sonucu telefon kablolarında hasar meydana geldiğini bildirerek, 242.137.207 lira zarar bedelinin düğün sahibi davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Borçlar Kanunu'nun 41. maddesi gereğince Haksız ve hukuka aykırı eylemi ile bir zarara sebebiyet veren kimse, bu zararı tazmin ile mükelleftir.
Davalı düğün sahibi; sorumluluğu altında yapılan eğlencede silah atımını engellememesi nedeniyle zararlı sonuçta ihmali tesbit edildiğinde zarardan sorumlu tutulabilecektir.
Ancak (temyiz aşamasındaki) dosya kapsamına göre kabloların zarar görmesinin; düğün sırasında ve düğündeki eğlence nedeniyle atılan silahtan doğduğu iddiası sübut bulmamıştır. Kaldı ki tutanak mümzilerinin tanık olarak ifadeleri de alınmamıştır. Zararı kanıtlamak yükü davacıya ait olduğuna göre, olayla ilgili dava dilekçesinde bildirilen delillerin (tanık ifadeleri, davalı ile yazışmalar, vs) toplanması, gerekirse bilirkişi incelemesi ile zarar miktarının tayininden sonra hüküm kurulması gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Kabule göre de; zararın haksız fiilden kaynaklandığının tesbiti halinde zarar bedeline yasal faiz uygulanması gerekirken, reeskont faizine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Sonuç: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 16.10.2001 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Kararın yardımcı olabileceğini düşünüyorum .
İyi çalışmalar dilerim