Mesajı Okuyun
Old 10-11-2007, 13:29   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. Danistay
6.Dairesi

Esas: 2003/5449
Karar: 2005/2048
Karar Tarihi: 08.04.2005

ÖZET: Uyuşmazlık konusu taşınmazda 3194 sayılı Yasaya aykırılıkların olduğunun tespit edildiğinden;yazıyla aykırılıkların giderilmesi için 7 gün süre verildiği, raporda da verilen süre içinde aykırılıkların giderilmediğinin belirtildiği, ardından dava konusu işlemle mahzurların giderilmediğinden bahisle anılan Yasa'nın 42. maddesi uyarınca para cezası verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, usulüne uygun bir tutanakla aykırılıklar açıkça ortaya konulmadan, bu aykırılıkların giderilmediğinden bahisle verilen para cezasında mevzuata uyarlık bulunmadığından, aksi yöndeki İdare Mahkemesi kararında yasal isabet bulunmamaktadır.

(3194 S. K. m. 38, 39, 40, 42)

İstemin Özeti: İstanbul 3. İdare Mahkemesinin 17.4.2003 günlü, E:2002/1337, K:2003/460 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi Özlem Şimşek'in Düşüncesi: 3194 sayılı Yasa'nın 40. maddesine göre, maddede belirtilen mahzurların tesbiti halinde ilgilisinden süre verilmek suretiyle mahzurları gidermesinin istenileceği, aksi halde mahzurların ilgili idarece giderileceği düzenlenmiştir.

Buna göre, ilgilinin anılan Yasa kapsamında değerlendirilen mahzurlarının neler olduğunun yerinde düzenlenen tutanakta ortaya konulması, verilen süre sonunda bu tutanağa göre mahzurların giderilip giderilmediğinin kontrol edilmesi, mahzurların giderilmediğinin belirlenmesi halinde ise anılan Yasa'nın 42. maddesi uyarınca para cezası verilmesi gerektiği açıktır.

Dava konusu olayda ise, para cezasına esas tutanakta giderilmesi istenilen sakıncalı durumun ne olduğu belirtilmediğinden anılan hususun giderilip giderilmediği de irdelenememiştir.

Bu itibarla, usulüne uygun olarak düzenlenmeyen tutanağa istinaden verilen para cezasında hukuka uyarlık bulunmadığından, davanın reddine ilişkin idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Emel Cengiz'in Düşüncesi: Davacı tarafından, Beykoz İlçesi, ... Köyü, ... mevkiinde mülkiyeti hazineye ait orman sınırları dışına çıkarılmış taşınmaz üzerinde yapı yapıldığının tespit edilmesi üzerine 3194 sayılı Kanununun 40 inci maddesi uyarınca 7 gün süre verilmesine rağmen yapının kaldırılmadığından bahisle aynı Kanunun 42/2 nci maddesine göre verilen para cezasına ilişkin encümen kararının iptali istemiyle açılan davayı reddeden idare mahkemesi kararı temyiz edilmektedir.

3194 sayılı İmar Kanununun 40 inci maddesinde, <Arsalarda, evlerde ve sair yerlerde umumun sağlık ve selametini ihlal eden, şehircilik estetik veya trafik yönünden mahsuru görülen enkaz ve birikintileri, gürültü ve duman tevlit eden tesislerin hususi mecra, lağım, çukur, kuyu, mağara ve benzerlerinin mahsurlarının giderilmesi ve bunların zuhuruna meydan verilmemesi ilgililere tebliğ edilir. Tebliğde belirtilen müddet içinde tebliğe riayet edilmediği takdirde Belediye veya Valilikçe mahsur giderilir, masrafı %20 fazlasıyla arsa sahibinden alınır veya mahsur tevlit edenlerin faaliyeti durdurulur.> denilmiş, aynı kanunun 42 nci maddesinin 2 nci fıkrasında, birinci fıkrada belirtilen fiiller dışında bu Kanunun 28, 33, 34, 39, 40 nci maddeleri ile 36 nci maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen mal sahibine fenni mesule ve müteahhide para cezası verileceği belirtilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden, davacıya ait taşınmaz nedeniyle 3194 sayılı Kanunun 40 nci maddesine göre tespit edilen aykırılıkların giderilmesi yönünde davacıya 7 gün süre verildiği ve buna ilişkin tebligatın yapıldığı, ancak yapılan kontrolde söz konusu aykırılıkların giderilmediğinden bahisle dava konusu encümen kararı verilmiş ise de; yukarıda adı geçen kanun maddesinde sayılan hangi aykırılıkların söz konusu taşınmaz nedeniyle tespit edildiği belirtilmeksizin, davacıya yapılan tebligatta hangi unsurlar yönünden aykırılığın tespit edildiği açıkça izah edilmeksizin işlem tesisi suretiyle para cezası kesilmesine ilişkin encümen kararında hukuka uyarlık görülmediğinden, aksi yönde verilen mahkeme kararında isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenle temyiz isteminin kabulüyle mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Karar: Dava, İstanbul, Beykoz İlçesi, ... Köyü, ... Mevkiinde 3194 sayılı İmar Kanununun 40. maddesine aykırılık nedeniyle aynı Kanunun 42. maddesi uyarınca para cezası yerilmesine ilişkin ... günlü, ... sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, orman sınırları dışına çıkarılmış mülkiyeti hazineye ait taşınmaz üzerinde yapı yapıldığının tespit edilmesi üzerine, 3194 sayılı Yasanın 40. maddesi uyarınca sözü edilen yapının 7 gün içinde kaldırılması gerektiğine ilişkin 27.5.2002 günlü yazının tebliğ edilmesine karsın mahzurların giderilmediğine ilişkin 11.7.2002 günlü raporun düzenlendiği anlaşıldığından, yapılan tebligata rağmen süresi içinde mahzurların kaldırılmaması nedeniyle verilen para cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

3194 sayılı Yasanın 40. maddesinde "Arsalarda, evlerde ve sair yerlerde umumun sağlık ve selametini ihlal eden, şehircilik estetik veya trafik bakımından mahzurlu görülen enkaz veya birikintilerin, gürültü ve duman tevlid eden tesislerin, hususi mecra, lağım, çukur, kuyu, mağara ve benzerlerinin mahzurlarının giderilmesi ve bunların zuhuruna meydan verilmemesinin ilgililerce tebliğ edileceği, tebliğde belirtilen müddet içinde tebliğe riayet edilmediği takdirde belediye veya valilikçe mahzurun giderileceği, masrafın %20 fazlasıyla arsa sahibinden alınacağı veya mahzur tevlit edenlerin faaliyetinin durdurulacağı, anılan Yasanın 42. maddesinde de, 40. madde belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyenlere para cezası verileceği hükme bağlanmıştır.

Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık konusu taşınmazda 3194 sayılı Yasa'nın 40. maddesine göre aykırılıkların olduğunun tespit edildiğinden bahisle 27.5.2002 günlü, ... sayılı yazıyla aykırılıkların giderilmesi için 7 gün süre verildiği, 12.7.2002 günlü raporda da verilen süre içinde aykırılıkların giderilmediğinin belirtildiği, ardından dava konusu işlemle mahzurların giderilmediğinden bahisle anılan Yasa'nın 42. maddesi uyarınca para cezası verildiği anlaşılmaktadır.

Yukarıda yeralan Yasa hükmünde; umumun sağlık ve selametini ihlal eden şehircilik estetik veya trafik bakımından mahzurlu görülen enkaz veya birikintilerin kaldırılması öngörüldüğünden, mahallinde düzenlenen tutanakta bu mahzurların neler olduğunun açıkça ortaya konulması gerekmektedir. Böylece ilgililerden 7 gün içinde bu mahzurların giderilmesi beklenebilir.

Dava konusu olayda ise, ne işleme esas olan 12.7.2002 günlü raporda, ne de mahzurların giderilmesi için süre tanınan 27.5.2002 günlü, ... sayılı yazıda, anılan yerdeki hangi durumun 3194 sayılı Yasa'nın 40. maddesi kapsamında değerlendirildiği belirtilmediğinden, bu mahzurların giderilip giderilmediği saptanamamıştır.

Bu durumda, usulüne uygun bir tutanakla aykırılıklar açıkça ortaya konulmadan, bu aykırılıkların giderilmediğinden bahisle verilen para cezasında mevzuata uyarlık bulunmadığından, aksi yöndeki İdare Mahkemesi kararında yasal isabet görülmemiştir.

Sonuç: Açıklanan nedenlerle, İstanbul 3. İdare Mahkemesinin 17.4.2003 günlü, E:2002/1337, K:2003/460 sayılı kararının BOZULMASINA, 16.100.000.- lira karar harcı ile fazladan yatırılan 12.000.000.-lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 08.04.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************