Mesajı Okuyun
Old 07-11-2020, 20:12   #4
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Birlikte ifa kuralının yaygın uygulama şekli , "mahkemenin eksik ayıplı işlerin karşılığının yargılama sırasında yükleniciye depo ettirilmesi ve ondan sonra kararın vermesi, kesin süre içinde bedeli depo etmediği takdirde tescil talebini ret etmesi" şeklindedir. Mahkeme bu kurala riayet etmeden infazda tereddüt yaratacak şekilde karar vermiştir.

Ben ilk cevabımda , depo kararı yerine " şu kadar eksik ve ayıplı işler bedeli karşılığının yükleniciden alınıp arsa sahibine verilmesine , bu bedelin tamamen ve nakden ödenmesi halinde ...yüklenici adına tesciline " şeklinde kararın HMK. 305/A m.göre düzeltilip tamamlanabileceğini ,böylece kararın infazının mümkün hale gelebileceğini, veya karar aleyhine kanun yoluna başvurulması gerektiğini söylemiştim. Buna karşın "yüklenicinin bu borcu ödemeye gücünün olmadığını" söylüyorsunuz. O halde karar infazı yapılacak şekilde düzeltilmiş olsa dahi yüklenici borcu ödemedikçe kararın infazından bir sonuç alınamayacaktır. Bu durumda, yargılama aşamasında depo kararı alınmadan, infazda tereddüt uyandıracak ve hatta infazı imkansız hale getirecek şekilde karar verilmesinden dolayı ,süre geçirilmemiş ise istinaf yoluna gidilmesinin uygun olacağını düşünüyorum.