Mesajı Okuyun
Old 12-03-2007, 17:43   #3
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan mceker
30 Şubat 2007 tarihli bir çek, muhatap bankaya ibraz edilmiş, ancak ödenmemiştir. Bu tür çeklerin geçersizliği konusunda Yargıtay kararı veya bilgi alabilirsem çok sevinirim. Şimdiden teşekkürler..

Sayın mceker,

Yargıtay'ın eski tarihli kararlarına göre "imkansız bir tarih" yazılması halinde çek vasfını yitireceği hüküm altına alınmışken, daha yeni ve istikrar kazanan kararlarına göre, keşide tarihinin "ayın son günü olarak" kabul edilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır.

Farklı kararları alıntıladım:

Alıntı:
10. CEZA DAİRESİ
E. 1992/10875
K. 1992/12175
T. 24.11.1992
• 3167 SAYILI KANUNA AYKIRILIK ( Keşide Tarihi Olarak 30 Şubat Yazılması )
• KEŞİDE TARİHİ ( İmkansızlık Halinde Çekin Geçerli Olmayacağı )
• DOLANDIRICILIK ( Keşide Tarihi İmkansız Çekin Ödeme Vasıtası Olarak Verilmesi )
765/m.503
3167-1/m.16
6762/m.692/5,693
ÖZET : Keşide edildiği gün gösterilmemiş olan senet çek hükmünde değildir. Keşide günü, gün, ay ve yıl şeklinde tam olarak gösterilmelidir ve imkansız bir tarih olmamalıdır. Suç konusu, 30.2.1991 keşide tarihli çekte belirtilen Şubat ayında "30" gün bulunmadığından bu tarihi keşide günü olarak kabule olanak yoktur. Bu itibarla, zorunlu unsurları ihtiva etmeyen ve karşılığı bulunmayan suç konusu belgeyi müdahile ödeme vasıtası olarak vermek şeklinde oluşan eylemin dolandırıcılık suçunu teşkil edip etmediği karar yerinde tartışılmadan hüküm kurulması, yasaya aykırıdır.

DAVA: 3167 sayılı Kanun`a aykırılıktan sanık U.`un yapılan yargılaması sonunda; hükümlülüğüne dair, Ödemiş Asliye Ceza Mahkemesi`nden verilen 19.6.1992 gün ve 1991/411 esas, 1992/406 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay`ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan; dava evrakı C. Başsavcılığı`nın bozma isteyen 9.9.1992 tarihli tebliğnamesi ile Daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü:

KARAR: Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde tartışılan delillere ve dosya içeriğine uygun gerekçeye göre yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine. Ancak:

A - T.T. Yasası`nın 692/5. maddesi uyarınca, keşide gününün çek üzerine yazılması zorunludur. Keşide edildiği gün gösterilmemiş olan senet çek hükmünde değildir. Keşide günü, gün, ay ve yıl şeklinde tam olarak gösterilmelidir ve imkansız bir tarih olmamalıdır.

Suç konusu, 30.2.1991 keşide tarihli ve 644700 seri no.lu çekte belirtilen Şubat ayında "30" gün bulunmadığından bu tarihi keşide günü olarak kabule olanak yoktur.

Bu itibarla, T.T. Yasası`nın 6k92-693. maddelerinde öngörülen zorunlu unsurları ihtiva etmeyen ve karşılığı bulunmayan suç konusu belgeyi müdahile ödeme vasıtası olarak vermek şeklinde oluşan eylemin dolandırıcılık suçunu teşkil edip etmediği karar yerinde tartışılmadan hüküm kurulması,

B - Kamu davasına katılma talebini içeren 10.5.1991 tarihi itibariyle müdahil yararına maktu ücreti vekalete hükmedilmesi gerekirken fazla ücreti vekalet taktiri,

SONUÇ : Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 24.11.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Alıntı:
T.C.
YARGITAY
10. CEZA DAİRESİ
E. 1995/4024
K. 1995/4497
T. 23.5.1995
• KEŞİDE TARİHİ ( 29 Şubat Yazılması )
• 29 ŞUBAT KEŞİDE TARİHLİ ÇEK ( Geçerli Olması )
3167-1/m.16
6762/m.692,693
ÖZET : Takvim yılı içinde dört yılda bir Şubat ayının 29 gün çektiği, 29.2.1994 keşide tarihini taşıyan dava konusu çekin imkansız bir tarih değil, Şubat ayının son günü keşide edildiğinin kabulü gerekir.

DAVA: 3167 sayılı Kanuna aykırılıktan sanık E.`ın yapılan yargılaması sonunda; beraatine dair, Beyoğlu Yedinci Asliye Ceza Mahkemesi`nden verilen 29.11.1994 gün ve 1994/994 esas, 1994/1119 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay`ca incelenmesi o yer C. Savcısı tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı C. Başsavcılığı`nın bozma isteyen 21.4.1995 tarihli tebliğnamesi ile Daireye gönderilmekle incelenip, gereği düşünüldü:

KARAR: Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde tartışılan delillere ve dosya içeriğine uygun gerekçeye göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine. Ancak;

Takvim yılı içinde dört yılda bir Şubat ayının 29 gün çektiği, 29.2.1994 keşide tarihini taşıyan dava konusu çekin imkansız bir tarih değil, Şubat ayının son günü keşide edildiğinin kabulü gerektiği cihetle, TTK.nun 692 ve 693. maddelerindeki unsurların mevcut olduğu dava konusu çekin, karşılıksız çek keşide etmek suçunun diğer koşulları da gerçekleştiği takdirde 3167 sayılı Yasanın 16/1. maddesindeki suçu oluşturacağı gözetilmeden yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,

SONUÇ : Yasaya aykırı, o yer C. Savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 23.5.1995 gününde oybirliği ile karar verildi.

Alıntı:
T.C.
YARGITAY
10. CEZA DAİRESİ
E. 2002/22396
K. 2003/17976
T. 30.6.2003
• ÇEK ( Keşide Tarihinin 31 Nisan Yazılmasının Karşılıksız Çek Keşide Etme Suçunun Oluşmasına Engel Olmadığı )
• KEŞİDE TARİHİ ( 31 Nisan Yazılması - Çekin Nisan Ayının Son Günü Keşide Edildiğinin Kabulü Gereği )
• KARŞILIKSIZ ÇEK KEŞİDE ETMEK SUÇU ( Keşide Tarihinin 31 Nisan Yazılmasının Suçun Oluşmasına Engel Olmadığı )
3167-1/m.16
6762/m.692, 693
ÖZET : 31 Nisan keşide tarihini taşıyan çekteki tarihin imkansız bir tarih değil, Nisan ayının son günü keşide edildiğinin kabulü gerekir. Bu nevi bir tarih yazılması diğer unsurların da gerçekleşmesi halinde karşılıksız çek keşide etme suçunun oluşmasına engel teşkil etmez. Yerel mahkemece aksi kanaat ile beraat kararı verilmesi yasaya aykırıdır.

DAVA : 3167 Sayılı Kanuna aykınlık suçundan sanık Fethi'nin yapılan yargılanması sonunda; beraatine ilişkin İstanbul 12. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 31.05.2001 gün ve 2000/1579 esas, 2001/1469 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi müdahil vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın bozma isteyen tebliğnamesi ile 20.03.2002 tarihinde Daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü:

KARAR : Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 13.2.1996 gün ve 1995/10.378 esas, 1996/13 sayılı kararında belirtildiği şekilde, takvim yılı içinde Temmuz ve Ağustos gibi 31 çeken ayların mevcut olduğu 31.4.2000 keşide tarihini taşıyan dava konusu çekteki tarihin imkansız bir tarih değil, Nisan ayının son günü keşide edildiğinin kabulü gerektiği cihetle, TTK'nın 692 ve 693. maddelerindeki unsurların mevcut olduğu dava konusu çekin karşılıksız çek keşide etmek suçunun diğer koşulları da gerçekleştiği takdirde 3167 Sayılı Yasa'nın 16/l. maddesindeki suçu oluşturacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,

SONUÇ : Yasaya aykırı, müdahil vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün istem gibi BOZULMASINA, 30.6.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Kararlar Kazancı'dan alınmıştır.

Saygılarımla