|
|
|
|
|
|
teşekkür ederim üstadım. anladığım kadarıyla boşanma talebi reddolunursa, tazminat talebide reddolunacak. davalı taraf boşanmak istemediğini beyan etti. (bu arada taraflar aylardır dava tarihinden öncede dahil ayrı yaşamaktadırlar. davalının davacıya çağrı ihtarı mevcut değildir)bence evliliğin devamının taraflara hukuki bir yararı kalmamıştır diye düşünüyorum. tanık beyanlarında, davacının yıllardır başka bir bayanla yaşadığı, evi terkettiği sabittir. davacı taraf olarak lehimize olabilecek doneler sunarsanız sevinirim. iyi çalışmalar.
|
|
 |
|
 |
|
Bence de hukuki bir yarar yoktur, ama, evliliğin devamında hukuki yararın kalmaması tamamen davacının kusurundan ileri gelmiş ise, davasının kabulü söz konusu olmayacaktır.
Üstad, sanırım delil toplanma safahatı gerçekleşti. Bu anlamda artık yapılacak bişey yok. Eğer davalının kusurlu hareketi döneminden sonra taraflar bir araya gelmemişler ise bu durumu ileri sürüp, fiili ayrılığa sebebin davalının davranışı ile geldiğini söyleyebilirsiniz. tabi bu aşamada delillerinizde bu durumu destekleyen tanık beyanı varmı bilemiyorum. kaldı ki, bir hakkın kulllanımı süresiz olmaz anlayışı ile en fazla 5 yıllık süre geçmiş ise, artık o sebebe dayanma şansınız da yok.
Ancak dava red olunursa, bence temyize gitmeyerek, dosyanın kesinleşmesini sağlayın. 3 yıllık sürecin geçmesiyle birlikte, yeniden 166/son maddesindeki "Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi hâlinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir." maddesine dayanarak boşanmayı gerçekleştirin.
Yada ileride davalının davacıyı tehdit yada başka şekilde resmi nikahlı eşe yakışmayacak davranışta bulunması halini ileri sürerek, 3 yıllık süreyi beklemeden yeniden dava açma yoluna gidiniz.
Saygılarımla...,