Mesajı Okuyun
Old 24-07-2006, 14:24   #4
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan


TMK. 169 uncu maddesine göre boşanma davası içinde verilen tedbir nafakası kararın kesinleşmesine kadar devam eder. Dava feragatle ret edildiğinden feragat kesin hükmün sonuçlarını hasıl edeceğinden dava tarihi ile feragat tarihi arasında geçerli olur. Koşulları varsa , sona eriş tarihinden itibaren ayrı müstakil bir dava ile tedbir nafakası istenmesi gerekir. Verilen kararda , tedbir nafakasının başlangıcı ile sona eriş tarihleri infazda tereddüt yaratmayacak şekilde açıklanmalıdır. Böyle bir açıklama yoksa infaza kadar tavzih yoluna gidilebilirdi.
Bu aşamada , karar kesinleşmemiş ise temyiz edilmeli kesinleşmiş ise şikayet yolu ile İcra Hakimliğine başvurulmalı... Diye düşünüyorum.


DAYANAK

"TMK. 169 uncu maddesi gereğince kadın ve çocuklar için takdir edilen nafakalar geçici "önlemler (tedbir nafakası ) cümlesinden olup, boşanma davasının dava tarihinden itibaren geçerli olarak ve boşanmanın reddine dair verilen kararın kesinleştiği tarihe kadar devam edecek şekilde karar tesisi gerekir. Bu yön gözetilmeden Kadın için nafakanın başlangıç tarihi olarak istek nafakası tabirinin kullanılması ve istek tarihinden geçerli olarak kabulü ile nafakanın kesinleşme ile kalkacağının açıklanmaması usul ve kanuna aykırıdır." ( Y.2HD. 14.11.2002 T. 11060-12339)

"Davalıya verilen tedbir nafakası boşanma hükmünün kesinleşmesiyle sona erer. Hüküm açık, infazda terddüte yer vermeyecek biçimde kurulmalıdır. ." ( Y.2HD. 13.01.2004 T. 12083-154)

"Feragat kesin hükmün sonucunu doğurur (HUMK .95) bu sebeple tedbir nafakasının feragat tarihine kadar verilmesi gerekirken , kararın kesinleşmesine kadar verilmesi doğru değildir. ." ( Y.2HD. 10.11.2000 T. 11915-13873)

Saygılarımla.