Mesajı Okuyun
Old 29-11-2006, 18:07   #6
Merhaba

 
Varsayılan

Sayın Veysel,

Araştırmacı Psikiyatr Dr. Luan Brizendine ‘ nin saptamaları ve bu saptamalardan bizlerin ( erkeklerin ) payına ne düştüğü açık seçik ortada.

O nedenle konuyu “Kadın Hakları” alanına yazmış olsaydım da durum değişmezdi.

“Konuşma”, bir dizi kompleks zihinsel aktivite sonrası ortaya çıkan bir eylem biçimidir.

İnsanlar, düşünme, analiz etme, düş gücüne bağlı soyut ya da somut çıkarımlar, gözlemleme ve değerlendirme olarak özetlenebilecek bir dizi zihin aktivitesi sonrasında biriktirdikleri toplam veriyi, “konuşma” eylemiyle çevrelerindeki diğer kişilere aktarırlar. Ya da bu verileri “konuşma” eylemi olmaksızın hafızalarına kaydederler.

Şimdi araştırmacının vardığı saptamalara bu açıklamalar doğrultusunda baktığımızda karşılaştığımız “vahim gerçek” karşısında, çok doğal olarak, aynen sizin yaptığınız gibi kendimize teselli payları bulmak ihtiyacındayız.

Bizim payımıza düşen bir poşet dolusu “çürük patates” e bakarak “aaa bunlar ne güzel kıpkırmızı ve tatlı elmalar” diyerek “çürük patatesleri”i görmezden gelebiliriz.

Fakat dikkat !!! ; Bunu yaparken, büyücek bir kısmı “işgal” altında olan beynimizin kalan kısmıyla düşüneceğimiz için, kendi adımıza yapmaya çalışacağımız pozitif çıkarımların elimize yüzümüze bulaşacağını, bizi daha da komik duruma düşüreceğini hatırlatmak istiyorum.

O nedenle ya hakkı teslim edelim ya da hakkı teslim edecek beyin gücünden yoksunsak en iyisi biz susalım.

İlk mesajımda verdiğim sadece bir haberdi, okuyalım, değerlendirelim, kendimize ilişkin gerçeği ve payımıza ne düştüğünü görelim, çürük patateslerimizi alıp sessizce gidelim.

Bence en iyisi bu.

Saygılar.

Merhaba.