Mesajı Okuyun
Old 17-04-2008, 07:30   #3
karabekir

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Kemal Yıldırım
Sayın karabekir;



Ancak 5 madde 31.12.2008 tarihinde yürürlüğe gireceği için, Çek Kanunu' ndaki düzenlemenin uygulanması devam etmektedir. Bu nedenle hapis cezası söz konusu olabilecektir.

Saygılarımla..

Çek kanunundaki düzenlemenin devam edeceğini buna mukabil ancak 5. maddenin bu yılın sonunda yürürlüğe gireceğini belirtiyorsunuz. Şu anki çek kanununda mükerrirlik dışında bir hapis cezası öngörülmüyor ancak Ceza infaz Kanununun atıf yaptığı adli para cezası nedeniyle hapis kararı çıkması mümkün oluyor.


Örneği şöyle sembolize edelim. Ceza infaz kanunu suçluyu cezalandırma yöntemini esas alıyor ve diyor ki Suçlu Türk ceza kanununun şu maddesine göre belirlenen kişidir. Ancak Türk ceza kanununun tanımlamış olduğu suçlu tanımı çekteki eylemi gerçekleştiren kişiye uymuyor. Lakin başka bir kanun da çekteki eylemi ika edeni suçlu olarak adlandırıyor.

Ceza infaz kanunu Türk ceza kanunu mu esas alacak yoksa buna uyum sağlamayı esas almış ancak üstün körü hazırlanmış uyum kanununu mu?

Evet; Bu kanunun genel hükümleri özel kanunlardaki suçlar hakkındada uygulanacaktır ama 31.12.2008 tarihinde yürürlüğe girecektir diyoruz...Yani ki; şu anda bu kanunun genel hükümleri özel kanunlardaki suçlar hakkında uygulanamaz. O halde; uyum yasası uygulanabilir ki; ona göre çekteki ağır para cezası adli para cezasına çevrilmiştir Ceza infaz yasası uygulanabilir ancak 102. maddenin atıf yaptığı adli para cezasını düzenleyen norm ne olacak...

Özel olarak adli para cezasını düzenleyen Türk Ceza Kanununun ilgili maddesi genel kanun mudur? Ortada bana göre bir hukuk garabeti var.

Bu kadar uzattığım için kusuruma bakmayın...Bu gariplik nedeniyle zaten iflas etmiş olan, dahası dostlarına borcunu dahi ödeyemeyen bir adamın devletin kestiği cezayı ödeyemeyecek olması nedeniyle hapisle cezalandırılması ve bunun sadece borçtan dolayı olması beni hayli etkiliyor...