Mesajı Okuyun
Old 11-03-2011, 11:33   #7
önceki beyan

 
Varsayılan

12. Hukuk Dairesi daha yeni bir kararında İİK 58 ve 61’deki prosedürün genel haciz yoluyla yapılan takiplerde uygulanacağını, borçluya gönderilecek icra emrine, dayanak ilamın eklenmesini gerektirecek yasal hüküm bulunmadığını söylüyor.




YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/23319
K. 2005/25635
T. 21.12.2005


• İCRA EMRİ ( Dayanak İlamın Borçluya Gönderileceğine Dair Yasal Bir Düzenlemeye Yer Verilmediği - Borçlunun Şikayetinin Reddi Gereği )


• GENEL HACİZ YOLUYLA YAPILAN TAKİP ( İİK’nun 58 ve 61.Maddelerindeki Prosüdürün Gerekçe Gösterilerek Yazılı Şekilde Takibin İptaline Karar Verilmesinin İsabetsiz Olduğu )


• İLAMIN BORÇLUYA GÖNDERİLMESİ ( İcra Emriyle Birlikte Dayanak İlamın Gönderileceğine Dair Yasal Bir Düzenlemeye Yer Verilmediği - Borçlunun Şikayetinin Reddi Gereği )


• PARA BORCUNA VEYA TEMİNAT VERİLMESİNE DAİR OLAN İLAM ( İcra Dairesine Verilince İcra Müdürü Borçluya Bir İcra Emri Tebliğ Edeceği )


ÖZET : İİK.nun 32.maddesi aynen; "para borcuna veya teminat verilmesine dair olan ilam icra dairesine verilince icra müdürü borçluya bir icra emri tebliğ eder. Bu emirde 24.maddede yazılanlardan başka hükmolunan şeyin cinsi ve miktarı gösterilir" hükmünü içermektedir. Anılan maddede icra emriyle birlikte dayanak ilamın borçluya gönderileceğine dair yasal bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Mahkemece borçlunun şikayetinin reddi yerine genel haciz yoluyla yapılan takiplerde uygulanması gereken İİK.nun 58 ve 61.maddelerindeki prosüdürün gerekçe gösterilerek yazılı şekilde takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Alacaklı tarafından borçlu hakkında ilamların icrası yoluyla icra takibinde bulunulduğu borçlu vekilince İcra Mahkemesine başvurularak icra emrine dayanak ilam sureti eklenmediğinden bahisle icra emrinin iptaline karar verilmesinin istendiği, Mahkemece de istem doğrultusunda karar verildiği anlaşılmaktadır.

İİK.nun 32.maddesi aynen; "para borcuna veya teminat verilmesine dair olan ilam icra dairesine verilince icra müdürü borçluya bir icra emri tebliğ eder. Bu emirde 24.maddede yazılanlardan başka hükmolunan şeyin cinsi ve miktarı gösterilir" hükmünü içermektedir. Anılan maddede icra emriyle birlikte dayanak ilamın borçluya gönderileceğine dair yasal bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Mahkemece borçlunun şikayetinin reddi yerine genel haciz yoluyla yapılan takiplerde uygulanması gereken İİK.nun 58 ve 61.maddelerindeki prosüdürün gerekçe gösterilerek yazılı şekilde takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 21.12.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.