|
|
|
|
|
|
Bu alanda daha cevaplandırmamış olduğum iki soru var:
1.
O na benzer bir şey. Biri diğerinden vaz geçemeyen, ortaokul veya lisede aynı sırayı paylaşan iki öğrenciden her birinin diğerini kızdırmak için durmadan el kaldırp öğretmene şikayet etmesi veya diğerini çimdiklemesi veya Sayın Ergin'in "Godafa"yı bilme, sonra da bana laf sokuşturmaya çalış. Olacak iş mi?türünden şeyler. Sizin muziplik yapmıyacağınız konusunda söz veremem.
2.
Sayın Ergin,
ben sizin durumunuzda olsaydım ve herkesi yenen bir kişiyi, benim hakkımdaki hislerine önem verdiğim ince belli uzun boylu ve dolgun dudaklı birisinin seyrettiği anda yenseydim, yenileceğimi bildiğim o kişi ile bir daha oynamazdım karizmamın bozulmaması için . Başka bir nedeniniz mı vardı yoksa? Merak ettim.
Saygılarımla
|
|
 |
|
 |
|
Sayın Gemici,
Sorularınıza sırasıyla yanıt vereyim.
1- Benim muhbirlik huyum değildir. Öğrencilik yaşamımda hiç kimseyi öğretmene ihbar etmedim.
Çimdik atmışımdır muhakkak.
Ama Saim Abi'nin beni Admin'e kaç defa şikayet ettiğini herkes bilir. Allahı var arada çimdik de atar.
Ben kendi işimi kendim görmeyi seviyorum. "Nasılsa teneffüse çıkacağız " diye beklerdim. Sabırla koruk, helva olurmuş. Yani muhbiri bir nevi helvaya dönüştürürdüm.
2- Benim sözünü ettiğim olay 1978-1979 yıllarında olmuştu. Yani Netekim Paşa'nın olaya el koymasından az önce...Bir çok kişi gibi ben de politize olmuştum. O kardeşi ise, lümpen diye nitelendirirdik. Başka suçu olmadığı için de dövemiyorduk.
Sebep buydu yani... Ha, bilinçaltında şöyle bir sebep olabilir mi? Takdiri size bırakıyorum. Vatandaş, çok güzel tenis oynuyor, önüne geleni yeniyor. Bütün kızlar hayran. "Ulan, şunun karizmasını bir çizeyim" demiş de olabilirim. Saim Abi, bu husustaki bilinçaltını yazar nasılsa...