Mesajı Okuyun
Old 08-08-2012, 11:40   #7
sebepsiz zenginleşme

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 1990/1575
K. 1990/6049
T. 8.10.1990

• PEY AKÇESİ ( Verilen Paranın Hangi Maksada Dayandığı Anlaşılmıyorsa )

• SEBEPSİZ ZENGİNLEŞME ( Verilen Pey veya Cayma Akçesinin Akdin Geçersizliği Dolayısıyla Geri İstenmesi )

• FERİ BORÇLAR ( Esas Borç İlişkisi Geçersiz Olunca Feri Borcun da Geçersiz Olacağı )

• KAPORA ( Hangi Maksatla Verildiği Anlaşılmıyorsa Pey Akçesi Kabul Edileceği )

818/m.156/1

ÖZET : Akit yapılır yapılmaz taraflardan birinin diğerine bir miktar para vermesinin ne gibi bir maksada dayandığı açıkca anlaşılamıyorsa, verilen paranın pey akçesi olduğu karine olarak kabul edilir. Öte yandan, daire satışına ilişkin taraflar arasında yapılan sözleşme resmi şekilde yapılmış olmadığından hükümsüzdür. Akdi yapanlardan birisi tarafından önceden diğerine ödenen pey akçesi veya cayma akçesi de ceza şartı gibi borcu kuvvetlendirmeye yarayan fer'i bir şarttır; bu bakımdan esas akit geçerli olmazsa feri şart dahi geçerli olmaz. Geçerli olmayan bir akit dolayısıyla ödenmiş bulunan pey akçesinin veya cayma akçesinin geri verilmesi sebepsiz mal edinmeye ilişkin hükümler gereğince istenebilir

DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, davalıya daire satımı nedeniyle verdiği 500 DM. kaporanın iadesini istemiştir.
Davalı, daire alımından davacının vazgeçmesi halinde paranın iade edilmeyeceğinin kararlaştırıldığını savunmuş, davanın reddini dilemiştir.
Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir.
Hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı, 19.7.1989 tarihli oturumda davacıdan kapora olarak 500 DM. aldığını ifade etmiştir. Mahkeme de, davalının davacıdan 500 DM. aldığını benimsemiş ne var ki bu paranın cayma akçesi olması nedeniyle davanın reddine karar vermiştir. Oysa davalı imzası ile doğrulanan beyanında aldığı paranın pey akçesi olduğunu kabul etmektedir. Kaldı ki akit yapılır yapılmaz taraflardan birinin diğerine bir miktar para vermesinin ne gibi bir maksada dayandığı açık bir şekilde anlaşılamıyorsa, verilen paranın pey akçesi olduğu karine olarak kabul edilir ( BK. m. 156/I ). Davalı bu karinenin aksini yasal delillerle kanıtlayamamıştır. Öte yandan, daire satışına ilişkin taraflar arasında yapılan sözleşme resmi şekilde yapılmış olmadığından hükümsüzdür ( MK. m. 634, BK. m. 213, Tapu Kanunu m. 26 ). Akdi yapanlardan birisi tarafından önceden diğerine ödenen pey akçesi veya cayma akçesi de ceza şartı gibi borcu kuvvetlendirmeye yarayan fer'i bir şarttır; bu bakımdan esas akit geçerli olmazsa feri şart dahi geçerli olmaz. Geçerli olmayan bir akit dolayısıyla ödenmiş bulunan pey akçesinin veya cayma akçesinin geri verilmesi sebepsiz mal edinmeye ilişkin hükümler gereğince istenebilir açıklanan yönler gözardı edilerek davanın reddine karar verilmesi usule ve yasaya aykırıdır, bozma nedenidir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın davacı yararına ( BOZULMASINA ), istek olursa peşin harcın iadesine; 8.10.1990 gününde oybirliğiyle karar verildi.