Mesajı Okuyun
Old 27-04-2007, 14:33   #6
Av.Görkem TURGUT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.semire nergiz toz
Burada bir hususu gözden kaçırıyorsunuz.Tartışmamıza konu atama işleminde kadın adaylara 'savcı olamazsınız' şeklinde bir dayatma sözkonusu değil;bilakis aday kadınlara 'isterseniz savcı olmayı tercih edebilirsiniz ama tercihinizi hakimlikten yana da kullanabilirsiniz' denilmektedir.

Uygulamanın iyi niyetli olduğu düşünülünce,kadın adaylara yapılan pozitif ayrımcılık gayet yerinde bir uygulama gibi gözükebilir.

Ancak bu uygulama iyi niyetle yapılmış olsa bile-ki bu konuda şüphelerim vardır-hiç birimizin istemeyeceği sonuçlar doğuracaktır.Bunca yıldır bize "erkek mesleği"olarak dayatılan ve bizden önceki nesillerin bunu kırmak için gösterdiği çaba sonucunda ancak günümüzde erkeklerle aynı konuma gelebildiğimiz mesleklerde,bu tip uygulamalar sonucunda eskiye dönmek çok da uzak gelmiyor bana."Kendi kuyumuzu kendimiz kazdığımız"izlenimine kapılıyorum.Kadın adaylar kuraya girmemeyi kabul ederek bu geriye dönüşü sağlıyorlar.Bir müddet sonra,savcılık erkek mesleği haline geldiğinde,bu mesleği tercih etmek isteyecek bayan adayların hiçbir söz hakkı kalmayacak.

Ayrıca pozitif ayrımcılık mevcut eşitsizliği gidermek için yapılmalıdır.Ancak ben hiçbir hakim-savcı adayı Hukuk Fakültesi mezunu kadının bu konuda pozitif ayrımcılığa ihtiyacı olduğunu sanmıyorum.Çünkü kadın adayların herhangi bir eşitsizlik yaratacak bir eksiği olduğunu düşünmüyorum(Uygulamanın gerekçeleri son derece yersizdir).Bu yüzden kadın adaylar da bu mesleğe talip erkek adaylar gibi kuraya girmeli,kuradan çıkan sonuçla atamaları yapılmalıdır.

Sayın Ragıp'ın da belirttiği gibi,bugün savcılıkla başlayan durum,yarın başka mesleklerle devam edebilir.

Saygılarımla........