''Savunma Savunmasız Bırakılmak İsteniyor…


Bizler mesleğin başlarındaki genç avukatlar, yıllardır devam eden sorunları konuşmak ve şikayet etmek yerine savunma mesleğinin önündeki engelleri kaldırmak için elbirliği ile kolları sıvadık ve 55 bin avukatın aynı zamanda 70 milyonun avukatı olduğu sorumluluğu ile tüm meslektaşları çözüm için çalışmaya çağırıyoruz !


Ne yıllardır yapılan baroların genel kurulları ne adli yıl açılışlarındaki kalıp sözler ve şikayetler nede adliye koridorlarındaki homurdanmalar, “Adalet”in mevcut durumunun kötüleşmeye devam etmesine engel olmadı olamaz. Çünkü kişisel, grupsal çekişmelerin aşılarak, tüm baroların, tüm avukatların, tüm hukukçuların bir çözüm ittifakında buluşması ve kamuoyu nezdinde sürekli ve etkin bir çalışma yapılmadan “Adalet” için iktidarlar adım atmaz.


Savunmanın Ankara’daki temsilcisi olması gereken Türkiye Barolar Birliği, 2006 yılında hak kayıplarına yol açan bir duruş sergiliyor. Adli sistemin sorunları giderek artarken kazanılmış haklar kaybediliyor. 100 milyon YTL CMK avukatlarının emek ve masrafları karşılığı aylardır ödenmiyor. İşsizlik kıskacındaki genç avukatlar bürolarını kapatarak, ücretli avukatlığa geçiyor. Avukatlık Yasası taslağını tüm Barolara gönderen Barolar Birliği, ücretli çalışan avukatı barodan dışlayan garip tekliflere imza atıyor.


CMK’da, 5560 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik ile savunmanın CMK’dan dışlanmasına kapı açılmıştı. Hazırlanan yönetmelikle barolar ve avukatlar savunma işlevlerinden yoksun bırakılmak, bağımsızlıklarına darbe vurulmak ve barolar CMK gereğince yapılacak uygulamada devre dışı bırakılmak isteniyor. Sonuçta insanlar avukatsız avukatlar savunmasız bırakılıyor. Sadece İstanbul Barosunun 2006 yılında 177 bin atama yaptığını ve 2007 yılında 177 bin adet sarf kararını, aylarca kendi karalarını yazamayan yargıçlar, aylarca hazırlık evraklarını hazırlayamayan savcılar nasıl ve ne zaman imzalayabilecek. Sistem giderek tıkanacak, avukatlar bıkacak ve sonuçta TMSF gibi kurumların yaptığı ihale ile avukatlara verilen dosyalar gibi CMK’nın da avukatlara ihale edilmesi gibi vahim bir noktaya gidilebilir. Yönetmelik çıkarsa CMK ödemesi için avukatlar savcıların evrakını imzalaması için el pençe durmak zorunda kalacak, avukatın bağımsızlığı tehdit altında olacak. Avukatlar ile savcılıklar ve mahkemeler arasında hiyerarşik bir yapı doğacak.


CMK’da görevlendirme ve uygulamaya düzenlemelerde baroların etkin kılınacağı bir düzenleme yapılmalıdır. Ödemeler ve Tarife Barolar tarafından yapılmalı, avukatların kaldırılan masraf ödemesi uygulamasına geri dönülmelidir. CMK’da hazırlıkta herkese müdafii atanması zorunlu olmalıdır. CMK tarifesi en az avukatlık asgari ücret tarifesindeki ücretler kadar olmalıdır.


HUMK’ta tarafların avukatla temsi zorunluluğu için HUMK tasarısındaki 50 bin YTL sınırı 10 bin YTL olmalı, Avrupa’daki gayrimenkul ve değerli menkul alımında vekaletle yapılan alım satımların avukatlar tarafından yapılması uygulaması getirilmelidir. Avukata elden tebligat yapma yetkisi ve delil toplama yetkisi getirilmeli, avukatın savcı karşısındaki yetkileri eşitlenmelidir. Adalete bütçe ve dosya başına hakim savcı ve adli personel sayısı Avrupa Birliği ölçülerine çıkarılmalıdır.

GENÇ AVUKATLAR BİRLİĞİ''

Kaynak:www.gencavukatlar.net