Mesajı Okuyun
Old 12-03-2008, 22:46   #4
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Sn.Katılımcı

Daha önceki mesajlarda da belirtildiği gibi mal rejiminin tasfiyesi uzun ve karmaşık bir işlemdir.

Ama konunun anlaşılabilmesi bakımından 2002 öncesindeki dönemde bir eş,diğerinin bir mal edinmesine katkıda bulunmuşsa bu miktar üzerinden hak talep edebilir.Bu katkısı malın değerinde artışa debep olmuşsa,bu da hakkın konusu olur.Bu tür taleplere katkı payı alacağı ve katkı payı değer artışı denmektedir.


2002 sonrası için ise yasa açıkça eşlerin kişisel mallarını belirtmiştir.Aşağıdaki mal ve gelirler tasfiye davasının konusu olmazlar.

Kişisel mallar:
1. Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşya,

2. Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait bulunan veya bir eşin sonradan miras yoluyla ya da herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri,

3. Manevi tazminat alacakları,

4. Kişisel mallar yerine geçen değerler.

2. Sözleşmeye göre

Medeni kanun mal rejimi tasfiye davasına konu olabilen değerleri ise aşağıdaki gibi düzenlemiştir.

Edninilmiş mallar:
1. Çalışmasının karşılığı olan edinimler,

2. Sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurum ve kuruluşlarının veya personele yardım amacı ile kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı ödemeler,

3. Çalışma gücünün kaybı nedeniyle ödenen tazminatlar,

4. Kişisel mallarının gelirleri,

5. Edinilmiş malların yerine geçen değerler

Mesajınızda belirtmiş olduğunuz ve 1999 yılında edindiğiniz evin alınmasına eşinizin yapmış olduğu katkı,dava konusu yapılabilecektir.

Bu evin satışı sonrasında edinilen malın,sonrakı mal için ödemede kullanılması hakkı ortadan kaldırmaz.

Sonuç olarak bütün bu belirtielnler genel nitelikte olup,davada,delil ve ispata göre karar verilecektir.

Bir avukattan hukuki destek almanızı ısrarla öneriyoruz.