Mesajı Okuyun
Old 29-01-2015, 14:44   #13
Av.Nazife Eytemiş BAŞAR

 
Varsayılan

Y3HD
Esas : 2008/846
Karar : 2008/3873
Tarih : 10.03.2008
YOKSULLUK NAFAKASI (Asgari Ücretle Çalışan Eş Yoksulluk Nafakası Talep Edebilir)
NAFAKANIN KALDIRILMASI İSTEMİ
ASGARİ ÜCRET ( Yoksulluk Nafakası)
TMK.175, 176
Davada, tarafların boşandıkları ve davalı kadın yararına 100,00 YTL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, ancak davalının boşanmadan kısa süre sonra sigortalı olarak çalışmaya başladığı, yoksulluktan kurtulduğu ve nafakaya ihtiyacının kalmadığı ileri sürülerek nafakanın kaldırılması istenilmiştir.

Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında "asgari ücret düzeyinde gelire sahip olunması" yoksulluğu ortadan kaldırıcı bir olgu olarak kabul edilmemiştir.Somut olayda davalı kadının çalışarak elde ettiği miktar ile davacıdan aldığı nafaka toplamı dahi asgari ücretin altındadır.
DAVA VE KARAR:
Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ KARARI:
Davada, tarafların boşandıkları ve davalı kadın yararına 100,00 YTL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, ancak davalının boşanmadan kısa süre sonra sigortalı olarak çalışmaya başladığı, yoksulluktan kurtulduğu ve nafakaya ihtiyacının kalmadığı ileri sürülerek nafakanın kaldırılması istenilmiştir.

Mahkemece; davacının bir işte çalışmadığı, malvarlığının da olmadığı, davalının ise sigortalı olarak çalıştığı ve aylık 250,00 YTL ücret aldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında "asgari ücret düzeyinde gelire sahip olunması" yoksulluğu ortadan kaldırıcı bir olgu olarak kabul edilmemiştir. ( HGK. 7.10.1998 gün ve 2/656 E.- 688 K, 26.12.2001 gün ve 2/1158 E., 1185 K., 1.5.2002 gün ve 2/397 E.- 339 K. sayılı kararları gibi ) Somut olayda davalı kadının çalışarak elde ettiği miktar ile davacıdan aldığı nafaka toplamı dahi asgari ücretin altındadır.

Ayrıca nafaka yükümlüsü davacının çalışmaması mevcut nafakanın kaldırılmasını gerektirmediği gibi, boşanma dosyası incelendiğinde boşanma kararı öncesinde de davacının çalışmadığı, ancak buna rağmen yoksulluk nafakasına hükmedildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davacının ekonomik ve sosyal durumunda boşanmadan önceki koşullara göre olumsuz yönde bir değişiklik olduğu hususu da ispat edilebilmiş değildir.

O halde, davanın reddi yerine kabulü doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün ( BOZULMASINA ), oybirliğiyle karar verildi.