Mesajı Okuyun
Old 25-12-2009, 03:22   #106
Nur Deniz

 
Varsayılan

Ne çok severdin çayı, benim gibi, yoksa ben senin gibi mi? Dut ağacı kapatır balkonun önünü, sol köşede ceviz..Balkonun köşesinde ise oturan iki kişi..2 katlı öylesine bir evin..Kışlarda soğuk, yazlarda sıcak iken, dalga geçmezken mevsimler bizimle..

Sağ elinden düşmeyen sigaran, iki parmağın hafifçe sararmış..Yıllarca savurduğun dumanın yadigarı, demliklerde biten çay,az şekerli, çok demli..Babasını anlatır adam hep.. Anlatmaz, yaşatır..Gözü hep evin uzağından görünen mezarlıkta...Babasıyla doğmuş sanki, büyümüş ama ölmemiş gibi..

Derken güzel sesiyle bir türkü söyler en eskilerinden..Diğer kişinin bilemeyeceği..Mutlu muydu bilinmez yaşadığı hayattan..
-Öylesine geçer ömür..
-Öylesine olur mu hiç?
-Olmaz mı?Düşün ki, gelişiyor hayat, büyüyor, zamanı geldiğinde değişmeyi bilmelisin..Gitmeyi de...Büyümez insan dediğin, büyüyen hayatta erir ve küçülür, öğrendiği her şey, küçüldüğünü anlamasıdır sadece.. Çok şey bilmek gerekir..Öğrenmek güzeldir..Bir çay daha?
-Ben doldurayım..
-Güzelim, en güzelim..Çaydanlık benim yanımda..

Saatlerce süren sohbetler,evin balkonunda.. Kaçamak seyahatler başbaşa yakın yerlere..

Son dakika mı beklenir ayrılmak için illaki? Ama gönlü yok ki gitmesine..
- Biraz daha benle kal!.. Der ama dinlemez ki, asi..

Kazandığı okula gider,.

Bir gün okulun kapısında en sevdiği yiyecekler, bir günse çiçekle, hatta kedi ile gelir durur..Aylık rutin ziyaretleri ile.

Bir gün bir telefon gelir adamın oğlundan gece yarısı 00:35 te(17 Aralık).
-Babam ambulansta, beyin kanaması geçiriyormuş, bizi karşıla..

En küçük en muhtaç yüreğe düşer iş..
Babası bir gün hasta (iyileşmesi mümkün olmayan bir hasta) olarak karşısında..Bir oda, 4 kişi..2 kadın 2 erkek, bir anne , bir kız, bir erkek ve bir baba..Hasta baba..Ama çok hasta baba, bir dakikası bile kıymetli olan baba..Sakal traşını yapar babasının 2 gün sonra, çorba kaşığını evden getirtir ..Su bardağı cam olmalı illa..Alnını siler, serumlarını takar, elini bırakmaz ilaçlar giderken..Sinirlenmiştir Abiye ve Anne ye.. Bir gün fazlasını diler ama dinletemez hiç kimseye..

Kantinci oğlan tanış çıkacak neredeyse, çay ister baba hep..Ve bir sigara.. Kapıyı kapatır yaramaz kız.. Bir sigara yakar tutar babasının tutmayan sağ elinin yerine sağ eli ile dudaklarına..İki nefes çeker baba..Güler.
-Yine içerdim bu zıkkımı,ömrümde bilmem kaç sene der..Ama içmez..

Ölümden bile sığındığınız , hep güçlü gördüğünüz, hayatınızın neşesi, en sevdiği olduğunu bildiğiniz bir adamın, ölümden korkmasına tanık olmak ne demek bilir misiniz?

-Ben burada ölmeyeceğim, evimde dostlarımı görüp gideceğim, bayramdada ölmeyeceğim, senin yanındada ölmeyeceğim, çıkar beni buradan, son bir isteğimi sorarsan..

Ertesi gün yürür, hayret eder herkes..Taburcu edebiliriz bayram öncesi..

11 günün uykusuzluğu, 11 günün el tutmaktan, bırakamamaktan yorulan minik elleri..O gece uykuya yenilir..Kar diz boyu bir gündür..

En sevgili, en sevdiğini evine getirir.. En sevdiği köşesine..Ne çok gelir insanlar, sıkılmıştır kız..Bayram geçer..Ama artık iznide bitmiştir..Gidip yeniden izin alması gerekmektedir.Söyler babasına;
-Babacığım ben yarın akşam gideceğim , sabaha erkenden izin alıp öğlen yine geleceğim..

Derin bir suskunluk..
-Peki kızım..

Küçük bir valizle odadan çıkarken;
- Gel bir daha öpeyim..Sarılır baba kızına..Saçlarını kokladığını hisseder..

Evin önünden pencereye baktığında, babasının el sallayan elini görür..

Sabah telaşla izin alır eve döner, bir kaç parça eşya, yine küçük valizde.. Bir çay içmek ister , otobüs saatinden önce.. Çay koyar babasını düşünürken bir yandan.. Ev telefonu çalar..Annesi..

- Baban ağırlaştı gel..
- Olmaz , ben karşılarım, siz hemen buraya getirin..

Bir kaç saniye düşünür:
-Babamı telefona ver!
Sessizlik..

En uzun dakikalar, en uzun yol, en acı gün, en büyük ayrılık, en büyük umut, o gündür..Bile bile geçen zamanda, inanmayışın ve inkarında en büyüğünü yaşar..Bir kaç dakika için.. Ömrünün yarısını vermeye razıdır, elini tuttuğu babanın sıcak elini bir kez daha tutmak için..

Veda..

Soğuktur yanağı..Sıcak yüreği olan babanın..Bir öpücük.. Sağ yanağına..Son cümle..
-Kızıma selam söyleyin. Ben sıkı pazarlık ederim işte böyle..Uyur gibi..Uyumuş gibi ölmüş babam,58 yaşında.. Gitmiş..

1 Ocak 2001

Dualar okunan evde, fotoğraf meraklısı babadan geriye kalan 15 Albüme bakar sabaha kadar..Evinin karşısındaki mezarlık.. Gitmez halen..Gidemez.

Yeni yılları, yılbaşlarını hiç sevmez.Sevemez.