Mesajı Okuyun
Old 23-07-2007, 17:53   #86
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

BANKANIN SORUMLULUĞU

OBJEKTİF ÖZEN/BASİRETLİ TÜCCAR GİBİ DAVRANMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ

... Davacı vekili müvekkilinin banka nezdindeki hesabındaki 20.146.000.000 Tl.parasının 16 ayrı işlemle OA isimli kişi tarafından,şifresi kırılarak çekildiğini,elektronik bankacılık hizmetinde gerekli güvenliği sağlayamayan davalı bankanın sorumlu olduğunu,ileri sürerek tüm zararın tazminini istemiştir.
Davalı vekili,davalının kişisel güvenliğini kendisinin koruyamadığını,sanal klavye kullanmadığını,davacının kusuru nedeniyle zararın gerçekleştiğini savunmuştur.
Mahkemece mübrez belgelere,bilirkişi incelemesine göre,davacının hesabından kısa aralıklarla 16 ayrı işlemle 20.146.000.000 Tl.nin internet şubesi aracılığı ile davacı hesabından başka hesaplara havale edildiğinin anlaşıldığı,bu havaleyi farketmesi gereken banka güvenlik sisteminin bankaca işletilmediğini,iki gün sonra sisteme girmeye çalışan davacının kullanıcı şifresinin değiştirilmesi nedeniyle girememesine karşın bankanın herhangi bir kilitleme yapmadığı,objektif özen yükümlülüğünü ihlal eden bankanın hafif kusurundan dahi sorumlu olduğu ,davacının müterafik kusurunun kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın tamamen kabulüne karar verilmiştir .
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.

.... dava dosyası içindeki bilgi ve belgelere,16 ayrı işlemi farketmeyen banka güvenlik sisteminin ve ek güvenlik tedbirlerinin banka tarafından alınmamış olması (bilgisayar korsanlığını önlemeye yönelik te bankanın yükümlülüğü bulunmasına),davacının sanal klavye kullanması halinde bilgisayar korsanlığını engellemeye teknik olarak yetmeyeceğinin anlaşılmasına göre,hükmün ONANMASINA karar verilmiştir.

11 HD 2005/4748-2006/7341

---------------------------------------------------

Davalı bankanın her ne kadar hayali bir şirkete çek verirken gerekli özen ve dikkati göstermesi gerekirse de,tacir olan davacının kabul ettiği çeklerin güvenirliğini,keşideci gözüken şirketin sermaye durumunu,imzaların yetkili kişilere aidiyetini araştırması
gerekir.

ve ayrıca : çekte imzası bulunan tüm sorumlular için hukuk yolları tüketilmeden takiplerin semeresiz kaldığından sözedilemez.

11 HD 1998/3999-5855
Aynı doğrultuda ,
11 HD 21.12.1991,9465-1162
11 HD 2.11.2000,5855-8492

----------------------------------------------------

... bankalar birer itibar ve itimat müesseseleri olup,3167 sayılı yasanın 9.maddesine göre yasaklı şahsa ihmali hareketle çek karnesi vermeleri nedeniyle oluşan zarardan sorumludurlar. Ancak bu sorumluluk çek bedelinin tüm yasal girişimlere rağmen asıl borçlusundan tahsil edilememesine bağlıdır.

(TTK m 20/f-2 3167 SY m 2,1/f-2,3167 SY m 9)

19 HD 1992/6584 1993/2158

--------------------------------------------------
.. Uyuşmazlık dava dışı şirketten davaya konu iki adet çeki alan davacı şirketin dava konusu olayda müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davacı tacir olup ticari ilişkide bulunduğu kişilerin ticari itibarını araştırıp sonucuna göre ilişki kurmak,özenli davranmak/basiretli davranmak durumunda olduğundan müterafik kusurunun bulunduğunu kabul etmek gerekir.(3167 SK m.2,m.9;TTK m 20. BK m 44 HMUK m 74

11 HD 2004/1712-11165
--------------------------------------------------

... Davacı vekili,müvekkili kurumun İzmir Alsancak Dispanserine ait çalınan 50 yaprak çek defterinin içinden 10 yaprak kopartılarak her biri 19.500.000 TL olarak dava dışı AA lehine düzenlenip,14.8.1997 tarihinde davalının 10 ayrı şubesine ibrazı sonucu ödeme yapılarak müvekkilinin toplam 195.000.000 Tl.zarara uğratıldığını,davalının sahte çekleri ödediği için TTK.nun 724.maddesi uyarınca sorumluluğu bulunduğunu öne sürerek bu miktarın faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, çek defterini iyi saklamamış olan davacı keşidecinin neden olduğu zarardan müvekkilinin sorumlu tutulamaycağını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.

Somut olayda davacı keşideci,çeklerin çalınmasında ve çalındığının zamanında bildirilmemesinde kusurlu olduğu gibi,davalı banka da iç genelgelerde önlem olarak belirtilen incele ve araştırmaları yapmadan ,ödeme yapmakla kusurludur. Bankanın genelgesinde 20.000.000 tl.nin altındaki miktarları provizyonsuz yapabileceği yazılı ise,de bu şart bankayı yasal basiret yükümlülüğünden kurtarmaz. O halde,başka bilirkişi heyeti seçilerek,bankanın da müterafik kusurlu olduğu gözetilerek inceleme yapılmalıdır.Eksik inceleme ile davanın reddi bozmayı gerektirmiştir.

11 D 19.4.2001 ,1590-3376
-------------------------------------------------
Sahte vekaletnameye dayalı çek ödemesi yapan bankanın,objektif özen yükümlülüğü ve adam çalıştıran sıfatıyla sorumluluğu mevcuttur.

Sahte vekile ödeme yapılması : Somut olayda davalı banka ,davacı ile dava dışı, VS nin bankayı dolandırmak amacıyla işbirliği yaptıklarını iddia etmişse de, BK m 100 doğrultusunda bir kurtuluş kanıtı getirememiştir.
Birer itimat kurumu olan bankalar,aldıkları mevduatı özenle korumak zorundadırlar. Objektif özen yükümlülüğünün hafif ihlalinden ve hafif kusurlarından dahi sorumludurlar.

HGK nun 15.6.1994 gün ve 1994-11-178-398 sayılı ilamında açıklanan ilkeler somut olaya uygulandığında,mahkemece de kabul edildiği gibi,davalı bankaya 3.şahıs tarafından ibraz edilen v.namenin sahte olduğu,ve bu sahte vekalet ile paraların çekildiği,davacının bu sahteciliğe karıştığının kanıtlanamadığı uyuşmazlık konusu değildir.

Mahkemece davanın kabulüne karar verilmek gerekirken,reddine karar verilmesi doğru görülmemiş,hükmün davacı yararına bozulması gerekmiştir.

11 HD 4.2.1999 8627-468

----------------------------------------------------
Tahrif edilmiş çeki ödeyen banka kusurlu olup keşidecinin tüm zararını ödemek zorundadır.(Tahrifatla miktar,120 Tl.den 6.550.000 Tl.ye yükseltilip çekilmiştir)

11 HD 18.2.1991 9226-1049
-------------------------------------------------