Mesajı Okuyun
Old 17-03-2016, 20:23   #47
halit pamuk

 
Varsayılan

Yukarıdaki Danıştay kararlarından farklı bir BİM kararı :

Karar veren Ankara Bölge İdare Mahkemesi 4. Kurulunca, dava dosyası incelenerek işin gereği görüşüldü :
Dava; davacının, 10.05.2011 tarihinde Hatay 5. Noterliğincee düzenlenen araç satış sözleşmesi ile satın aldığı plaka sayılı Mercedes marka otomobilin, Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 14.09.2011 tarihli ve E:2011/199, K:2011/338 sayılı kararı ile, 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu uyarınca müsaderesine karar verilmesi üzerine 02.01.2012 tarihinde Kahramanmaraş Emniyet Müdürlüğünce araca el konulması nedeniyle uğramış olduğu 20.000,00 TL maddi zararın, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun dava açma süresini düzenleyen 7. maddesinde; dava açma süresinin, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay’da ve idare mahkemelerinde, idari işlemin bildirim tarihini izleyen günden itibaren altmış gün olduğu hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanunun, üst makamlara başvurmayı düzenleyen 11. maddesinde, “1- İlgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan idari dava açma süresi içinde istenilebilir. Bu başvurma işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durdurur. 2- Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır. 3- İsteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması halinde dava açma süresi yeniden işlemeye başlar ve başvurma tarihine kadar geçmiş süre de hesaba katılır.” hükmü yer almıştır.
”İptal ve Tam Yargı Davaları” başlığını taşıyan 12. maddesinde ise, “İlgililer haklarını ihlal eden bir idari işlem dolayısıyla Danıştay’a ve idare ve vergi mahkemelerine doğrudan doğruya tam yargı davası veya iptal ve tam yargı davalarını birlikte açabilecekleri gibi, ilk önce iptal davası açarak Bu davanın karara bağlanması üzerine, bu husustaki kararın veya kanun yollarına başvurulması halinde verilecek kararın tebliği veya bir işlemin icrası sebebiyle doğan zararlardan dolayı icra tarihinden itibaren dava süresi içinde tam yargı davası açabilirler. Bu halde de ilgililerin 11. madde uyarınca idareye başvurma hakları saklıdır.” hükmüne yer verilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacının, 10.05.2011 tarihinde Hatay 5. Noterliğince düzenlenen araç satış sözleşmesi ile plaka sayılı Mercedes marka otomobili satın aldığı, Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 14.09.2011 tarihli ve E:2011/199, K:2011/338 sayılı kararı ile, 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu uyarınca müsaderesine karar verilmesi üzerine, davacıya ait araca 02.01.2012 tarihinde Kahramanmaraş Emniyet Müdürlüğünce el konulduğu, davacının, aracına el konulması nedeniyle uğramış olduğu 20.000,00 TL tutarındaki zararın tazmin edilmesi istemiyle, araca el konulduğu tarihten itibaren aradan 1 yıl 4 ay 19 gün geçtikten sonra, 21.5.2013 tarihinde kayıtlara giren 16.05.2013 tarihli dilekçe ile, davalı idareye yaptığı başvurunun, davalı idarenin 05.06.2013 tarihli ve 5117-5891 sayılı işlemi ile, aracın ithalinde idarelerinin kusuru bulunmadığından, uğranılan zararın ödenemeyeceği gerekçesiyle reddedilerek, bu işlemin tebliğ edilmesi üzerine, 02.07.2013 tarihinde Mahkeme kayıtlarına giren dilekçe ile, satın aldığı araca el konulmasından dolayı uğramış olduğu 20.000,00 TL maddi zararın tazmini istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davacının, satın aldığı araca el konulmasından dolayı uğramış olduğu maddi zararın, el koyma işleminden kaynaklandığı, diğer bir ifadeyle, idari işlemden kaynaklandığından, dava açma süresinin 2577 sayılı Kanunun 12. maddesi uyarınca belirlenmesi gerekmektedir.
Bu durumda; yargı kararı ile, müsaderesine karar verilmesi üzerine, Kahramanmaraş Emniyet Müdürlüğünce el konulduğu 02.01.2012 tarihinde, davacının aracına el konulması nedeniyle uğradığı zararı öğrendiğinin kabulü gerektiğinden, araca el konulduğu 02.01.2012 tarihinden itibaren 60 gün içerisinde doğrudan dava açılması ya da 2577 sayılı Kanunun yukarıda yer verilen 11. maddesinde öngörülen süreç işletilerek dava açılması gerekirken açılmadığı, aradan 1 yıl 5 aya yakın bir süre geçtikten sonra yapılan başvurunun ve idarece verilen yanıtın, dava açma süresini yeniden başlatmayacağından, davacının uğramış olduğu zararın tazmini istemiyle 21.5.2013 tarihinde yaptığı başvurunun, davalı idarenin 05.06.2013 tarihli işlemi reddedilmesi üzerine, 02.07.2013 tarihinde Mahkeme kayıtlarına giren dilekçe ile açılan bu davanın süre aşımı nedeniyle esasını inceleme olanağı bulunmamaktadır.,
Açıklanan nedenlerle; itiraz talebinin kabulü ile Ankara 13. İdare Mahkemesi'nce verilen 31/03/2014 gün ve E:2013/1030, K:2014/578 sayılı kararın BOZULMASINA, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 15. maddesinin (1/b) bendi uyarınca davanın süre aşımı yönünden reddine, aşağıda dökümü yapılan