Mesajı Okuyun
Old 18-05-2007, 18:21   #5
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Bence de hiç bir sorun yok. Konuyla ilgili iki adet karar aktarıyorum.

Saygılarımla

Alıntı:
T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/6968
K. 2002/8143
T. 18.4.2002
• CİRANTALAR ATLANARAK BAŞVURULAN MÜRACAAT BORÇLUSU ( Devraldığı Senet Nedeniyle Yetkili Hamil Niteliği )
• CİRO GÖRMÜŞ ÇEKTE CİRANTA ATLANARAK BAŞVURULAN MÜRACAAT BORÇLUSUNUN BEDELİ ÖDEYEREK ÇEKİ DEVRALMASI ( Yetkili Hamil Niteliği )
• YETKİLİ HAMİL NİTELİĞİ ( Ciranta Atlanarak Başvurulan ve Bedeli Ödeyerek Senedi Devralan Müracaat Borçlusu )
• TAKİP HAKKI ( Cirantalar Atlanarak Başvurulan Müracaat Borçlusunun Devraldığı Senet İçin Yetkili Hamil Sayılması )
6762/m.598, 602, 702, 705
ÖZET : Vadesi veya ibraz günü henüz gelmemiş, ciro olanağı olan senetlerde cirantalar atlanmış ise bu kişi yetkili hamil sayılmaz. Ancak tedavül sona erip ibraz edilen ve muhtelif cirolar görmüş senetlerde ciro silsilesi içerisinde imzası olan ve senet elinde bulunan müracaat borçlusu yetkili hamil olduğundan takip hakkı mevcuttur.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mercii kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin Alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 7.7.2000 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü.

KARAR : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;

Kambiyo senetleri ile ilgili hak sahipliğini isbat külfeti hakkındaki T.T.K.'nun 598 ve 702.maddelerinde "... senedi elinde bulunduranın kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı taktirde selahiyetli hamil sayılacağı ..." öngörülmüştür. Anılan maddeler tedavülü sona ermiş senetler hakkında uygulanmaz. Tedavülden sonraki ciroların alacağın temliki hükümlerini doğuracağı aynı yasanın 602 ve 705. maddelerinde ayrıca düzenlenmiştir. Tedavül sona erip ibraz edilen ve muhtelif cirolar görmüş senetlerde cirantalar atlanmak suretiyle müracaat borçlularına başvurularak senet bedelinin tahsili ile ona iadesi mümkündür. Bu halde, senet üzerinde ayrıca yeniden geriye dönüş ciro imzasının bulunması gerekmez. Ciro silsilesi içerisinde imzası olan ve senet elinde bulunan müracaat borçlusu yetkili hamil olduğundan takip hakkı mevcuttur. Ancak, vadesi veya ibraz günü henüz gelmemiş başka deyişle ciro olanağı olan senetlerde cirantalar atlanmış ise bu taktirde bu kişi yetkili hamil sayılamaz.

Açıklanan durum karşısında 20.2.2001 keşide tarihli çek yasal süresinde ibraz edildiğine ve takip alacaklısı Kamber E. yetkili hamil olduğuna göre anılan çek hakkında itirazın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde takibin iptaline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mercii kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428.maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 18.4.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Alıntı:
E. 1997/6650
K. 1997/7130
T. 17.6.1997
• HAMİLE YAZILI ÇEK ( Ciro Sıralamasına Bakılmaz )
• YETKİLİ HAMİL ( Hamile Düzenlenmiş Çeklerde Çeki Elinde Bulunduran Kişi )
• KAMBİYO SENETLERİNE MAHSUS TAKİP ( Hamile Düzenlenmiş Çek )
6762/m.703
2004/m.170a
ÖZET : Hamile düzenlenmiş çeklerde ciro sıralamasına bakılmaz. Geriye ciro aranmaz. Çeki elinde bulunduran kişi yetkili hamildir.

DAVA: Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 29.5.1997 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR: Takip konusu çekler hamiline düzenlenmiş olup, yasal süresi içinde de muhatap bankaya ibraz olunmuştur. TTK. 703. maddesince "hamile yazılı bir çek üzerinde yapılan bir ciro cirantayı müracaat hakkına dair hükümler gereğince mesul kılarsa da senedin mahiyetini değiştirerek onu emre yazılı çek haline getirmez" hükmü yer almıştır. Hamile düzenlenmiş çeklerde ciro sıralamasına bakılmaz. Geriye ciro aranmaz. Çeki elinde bulunduran kişi yetkili hamildir. Borçlunun diğer itirazları incelenip sonucuna göre karar vermek gerekirken yazılı şekilde istemin kabulü isabetsiz olduğu gibi kabul şekline göre de İİK. 170/a maddesinde % 40 tazminat öngörülmediği halde, alacaklı aleyhine % 40 tazminat verilmesi de isabetsizdir.

SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenle İİK. 366. ve HUMK. 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 17.6.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Kararlar Kazancı'dan alınmıştır.