Mesajı Okuyun
Old 13-12-2011, 08:40   #12
svejk

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

21.Hukuk Dairesi
Esas: 2004/6704
Karar: 2004/6988
Karar Tarihi: 14.09.2004

İŞ KAZASI SONUCU MALULİYET NEDENİYLE MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ-KUSUR ORANI KONUSUNDA BİLİRKİŞİ RAPORLARI ARASINDAKİ ÇELİŞKİNİN GİDERİLMESİ GEREĞİ

ÖZET : Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
İş kazası davalılardan İstanbul M. Sağlık Yatırımları A.Ş.nin İnşaat işyerinde meydana gelmiştir. Diğer davalı O. Nakliyat İhr. Paz. A.Ş. bu inşaatın müteahhitliğini üslenmiş davacıda müteahhit firmada hizmet akdiyle çalışan kalıp ustasıdır. Davalı M. Sağlık A.Ş. inşaat işçinin diğer davalıya "Anahtar teslimi" şeklinde verildiğini iddia etmektedir. Davalı şirketin asıl faaliyet alanı sağlık hizmetleri olduğuna göre davalı M. ile diğer davalı O. Nakliyat A.Ş. arasında yapıldığı ileri sürülen ihale sözleşmesinin davalılardan getirtilerek iş kazası meydana gelen işin M. A.Ş. tarafından ihale suretiyle verilip verilmediğinin dolayısıyla davalı M. A.Ş.nin olayda sorumluluğunun bulunup bulunmadığı tespit edilmeden sonuca varılması doğru değildir.
Öte yandan Kurum Tahsisler Daire Başkanlığının 25.3.2004 tarihli yazısında sigortalının maluliyet oranının % 33 den - % 25.20 ye düştüğü bildirilmiş olmasına karşın hesap bilirkişi raporunda % 28,5 maluliyet üzerinden hesap yapılması da bozmayı gerektirir.

(4857 S. K. m. 2, 37)

Dava: Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi H.A. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:

Karar: Dava, iş kazası sonucu beden tamlığı bozulan işçinin maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece SSK bağlanan gelirlerin peşin değerleri zararı karşıladığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de eksik araştırmayla varılan sonuç doğru bulunmamıştır.

İş kazası davalılardan İstanbul M. Sağlık Yatırımları A.Ş.nin İnşaat işyerinde meydana gelmiştir. Diğer davalı O. Nakliyat İhr. Paz. A.Ş. bu inşaatın müteahhitliğini üslenmiş davacı da müteahhit firmada hizmet akdiyle çalışan kalıp ustasıdır. Davalı M. Sağlık A.Ş. inşaat işçinin diğer davalıya "Anahtar teslimi" şeklinde verildiğini iddia etmektedir. Davalı şirketin asıl faaliyet alanı sağlık hizmetleri olduğuna göre davalı M. ile diğer davalı O. Nakliyat A.Ş. arasında yapıldığı ileri sürülen ihale sözleşmesinin davalılardan getirtilerek iş kazası meydana gelen işin M. A.Ş. tarafından ihale suretiyle verilip verilmediğinin dolayısıyla davalı M. A.Ş.nin olayda sorumluluğunun bulunup bulunmadığı tespit edilmeden sonuca varılması doğru değildir.

Yine dosyada mevcut 17.6.2003 tarihli K.T. imzalı bilirkişi raporunda davalı asıl işveren O. A.Ş.nin % 70 kazazede davacının % 30 oranında kusurlu oldukları diğer davalı M. A.Ş.nin ise kusursuz olduğu tespit edilen 20.8.2003 tarihli 3 kişilik heyet bilirkişi raporunda ise M. A.Ş.nin % 25, Ortadoğu A.Ş'nin % 60, davacının ise % 15 oranında kusurlu olduğu bildirilmiş, ancak raporlar arasındaki çelişki giderilmeden sonuca gidilmiştir. İki rapor arasında çelişki bulunduğu gözetilerek yeniden oluşturulacak 3 kişilik bilirkişi kurulundan kusur raporu alınması gerekirken yazılı şekilde sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.

Öte yandan Kurum Tahsisler Daire Başkanlığının 25.3.2004 tarihli yazısında sigortalının maluliyet oranının % 33 den - % 25.20 ye düştüğü bildirilmiş olmasına karşın hesap bilirkişi raporunda % 28,5 maluliyet üzerinden hesap yapılması da bozmayı gerektirir.

Ayrıca mahkemece, davacının aldığı gerçek ücretin saptanması konusunda yeterli araştırma yapılmadığı açıktır. Yapılacak iş, davalı işverenin işyeri kayıtları getirtilmek tespiti istenen süreye ilişkin davacının imzasını içerir yazılı belge veya belgelere bunların olmaması halinde davacı sigortalının kalıpçı ustası olduğu bildirilmek suretiyle ticaret odasından işçilik rayiçlerine göre olabileceği ücret tespit edilerek doğru maluliyet oranı üzerinden yeniden hesap bilirkişisi incelemesi yaptırmaktan ibarettir. Bu hususun göz ardı edilerek meslek odasından alınan cevaba göre ücret belirlemesi de doğru bulunmamıştır.

Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.

O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine 14.9.2004 gününde oybirliği ile karar verildi.