Mesajı Okuyun
Old 18-06-2007, 19:48   #2
Ayşe BİLGİÇ TAHTACI

 
Varsayılan

Evlilik öncesi ilişkide, aşk ve sevgi şeklinde nitelendirdiğimiz olgunun temeli zaten arkadaşlık değilmidir?Asıl arkadaşlığın bitmesi beraberliği hangi aşamada olursa olsun bitirir.

Evlilik birliğinin kurulması ile taraflar aslında birbirlerinin zannettikleri gibi olmadıklarını farkederler. Dediğiniz gibi aşkın ya da sevginin bitmesi yani tarafların birbirlerine olan çekim güçlerini kaybetmeleri aşkın bitmesi şeklinde yorumlanıyorsa her eviliğin ömrü en fazla 1 aydır.

Evlilik öncesi 2 kişiden ibaret olan beraberlik evlilik sonrasında araya ailelerin de araya girmesi(Başka bir tabir bulamadım) ile kalabalıklaşır. Tarafların birbirleriyle ilişkilerini düzgün sürdürmeleri yanında karşı tarafın çevresi ile de ilişkileri sağlıklı yürütebilmeleri ilişkiyi daha uzun soluklu hale getirir. Çiftlerin ilişkilerinde bu çevreyi gerektiğinde ekarte ederek dengeyi sağlamaları gerekmektedir.

Bir diğer gereklilik de çiftlerin hayatlarındaki monotonluğu aşmak için sürekli birbirlerine ve müşterek hayata karşı yenilik arayış içinde olmalarıdır. Karşılıklı yapılacak ufak sürprizler, özellikle onure edici davranışlar tarafların birbirlerine olan bağlarını kuvvetlendirecektir.

Bir yazı okumuştum. "Partnerinizle aranızda öyle bir mesafe bırakın ki; tren geçecek kadar geniş olup da soğumayacak kadar dar, birbirinizi nefessiz bırakarak boğulmayacak kadar geniş." Yine aynı yazı "Sevdiğinizi serbest bırakın. Giderse korkmayın. Sizinse zaten size geri dönecektir. Dönmezse zaten sizin değildir." şeklinde devam ediyordu.

Dar anlamda aile 2 kişiden ibaret ise aşkın, sevginin ve de mutlaka aradaşlığın bitmesi durumunda beraberliğin sürmesi inadıyla tarafların birbirlerine katlanmaları gerekmez. Hiç kimse bir diğeri ile ömür boyu birlikte olmaya zorlanamaz.

Eğer ailede çocuklar varsa beraberliğin bitirilmesi konusunda biraz daha dikkatli davranmalıdır. Bu dikkat beraberliğin bitirilip bitirilmemesi noktasından çok ne şekilde bitirileceği ve çocukları enaz etkilemesi noktasında toplanmalıdır. Çocukların huzursuz bir ortamda yetişmesindense anne ya da babadan kısmen ayrı olarak yetişmesi daha iyidir. Zira çocuklarımızı dünyaya getirirken rızalarını almadık.Bari bu konuda kendilerine özen gösterelim.

Her beraberliğin kendine özgü bir yapısı vardır.Her evlilik kendine özgüdür. Bir kuralı her evliliğe ya da beraberliğe uygulamanız mümkün değildir. Ayrılırken aşırı dikkat etmekten önce birlikte olurken çok daha titiz davranmayı öneririm.

Birlikte olduğunuz insan(Her ne kadar eleştirse de) erkekse büyüyünce tıpkı babası, bayansa tıpkı annesi gibi olacaktır. Partnerinizin annesine ya da babasında bakıp "İlerde böyle bir insanla birlikte olabilir miyim ya da ona katlanabilirmiyim?" diye düşünün lütfen.

Yine de hayat güzel. Beraberlik, paylaşım güzel ve minik gayretlerle her beraberlik sorunsuz hale gelebilir. Karşınızdakine güven şart. Onu olduğu gibi kabullenmek şart.