Konu: Kssgm
Mesajı Okuyun
Old 11-05-2007, 11:32   #18
Av. Ayşegül Güngör

 
Varsayılan Kadinin StatÜsÜ Ve Sorunlari Genel MÜdÜrlÜĞÜ

Merhaba arkadaşlar, Ben Avukat Ayşegül Güngör. 1986 yılından beri Kadının İnsan Hakları Hareketinin içindeyim. Pek çok Sivil Toplum Örgütünde, Ankara Barosunun Kadın Hakları Komisyonunda aktif olarak çalıştıktan sonra Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsüne Bağlı Kadın haklarıYüksek Lisans Programını bitirdim ve Başbakanlık kadından Sorumlu Devlet Bakanlığı Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğünde önce Bilgi Başvuru Bankasında kadınlara Aile İçi Şiddet konusunda hukuki danışmanlık ve sonra da buna eklenerek Devlet Bakanı Hasan Gemici'ye Danışmanlık niteliğinde aynı kurumun Hukuk Müşavirliğinde çalıştım. Bu çalışmamda ben diğer 10 kadın arkada gibi BİRLEŞMİŞ MİLLETLER KADNININ KALKINMAYA KATILIMINI GÜÇLENDİRME ULUSAL PROJESİ KAPSAMINDA Birleşmiş Milletler ve başbakanlık arasındaki protokole dayanrak istihdam edildik. Bu arada 8. beş Yıllık Kalkınma Planı kadın Hakları Özel İhtisass Komisyonu Redaktörlüğünü yaptım. Bu arada Aile Mahkemeler Kanunu fikrini 6 aylık tez çalışması benzeri bir sürecin ardından kaleme aldım ve Kurum olarak değerlendirmeye açıldı. Medeni Kanuu, Ailenin Korunmasına Dair Kanun, Doğum ve Ebeveyn İzinleri Kanunu gibi pek çok kanun ile birlikte uluslararası anlaşmalar hakkında raporların yazımı, kadın çalışanların yasal haklarına dair raporların yazımı, kitapların hazırlanması vs. sonucu anlayacağınız fazla mesailer de yaparak 2 yıl 8 ay çalıştım.
Sonuç olarak bana bu emek harcadığım Devlet Kurumundan ne mi verildi, Gizli başlıklı işten çıkarılma yazısı. Kurumun Teşkilat yasası olmadığı için sosyal güvencemiz yatırılmadan, kıdem tazminatımız ödenmeden beni ve 10 kadın arkadaşımı işten çıkarttılar.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti altına imza attığı kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesine, Uluslararası çalışma İlkeleri Sözleşmelerine, Nairobi İleriye Yönelik çalışma İlkelerine, Pekin Deklerasyonu ve Pekin+ 5 Şartnamelerine imza atmasına ve bu uluslarası sözleşmeleri ve taahhütnameleri uygulamak üzere KSSGM'yi kurup bizleri de bu amaçla istihdam etmesine rağmen BİZ KADIN ÇALIŞANLARININ NE SOSYAL GÜVENLİKLERİNİ YAPTI, NE ÇALITIĞIMIZ SÜRELERİN EMEKLİLİĞİMİZE SAYILMASINI SAĞLADI VE NE DE KIŞIN ORTASINDA İŞTEN ÇIKARIRKEN KIDEM TAZMİNATLARIMIZ ÖDEDİ.
KSSGM VE BUNU KURAN DEVLET ZİHNİYETİ BÖYLE BİR ŞEY İŞTE.
Yıllar sonra kendi adıma KSSGM'ye ve SSK'ya karşı KSSGM'de çalıştığımın tespiti ve SSK primlerimin yatırılması davası açtım. genel Müdürlükten ayrılırken tüm resmi belge şeklindeki delillerimi yanıma aldığım için KSSGM benim onlarda çalışmadığımı iddia edemedi ama bir başka arkadaşımın açtığı davada o arkadaş bizim PROJE KOORDİNATÖR ASİSTANIMIZ OLDUĞU VE TÜM SÖZLEŞMEMİZİN YÜRÜTÜLMESİNDEN O SORUMLU OLDUĞU HALDE O ARKADAŞIN KSSGM'de ÇALIŞMADIĞINI İDDİA ETMİŞ. Bu kadar utanmazlık, bu kadar kendini bilmezlik olmaz. ben davamı kazandım, arkadaşımınki devam ediyor. tespit davası için süre 5 yıl olduğundan diğer arkdaşlar dava açamadılar. Zira davalı yapılacak olan KSSGM nin eşkilat yasası bizim 5 yıl dolduktan sonra yürürlüğe girdi. KSSGM'nin nasıl bir kurum ve DEVLETİN taahhütlerine nasıl bağlı bir devlet olduğunu bilin diye anlattım. 5 yıllık süreyi geçiren arkadaşlar için açtığım tespit davalarını AHİM'e götüreceğim. Kadınların İnsan Hakları ile ilgili İmzalanan uluslarası anlaşmalara uymamanın sonucunu devlet büyüklerimizin daha iyi görmesi ve anlaması için. Saygılar. Av. Ayşegül Güngör