Mesajı Okuyun
Old 24-01-2009, 11:09   #29
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan yasinkocabıyık
Sn. Hemocrania'nın ilk mesajında yazdığı kadarıyla; kişi, arkadaşı için bankadan kredi çekiyor. Her şeyden önce kişiler arasındaki ilişkinin Banka açısından elbette ki hiçbir önemi yok. Bankadan emekli maaşı alan kişi, krediyi çeken ve teorik olarak da kullanan kişidir.

Şimdi, Banka bir dönem hesaptan hiç kesinti yapmamış, kişi de arkadaşının ödediğini düşünerek ödeme yapmamış, Banka daha sonra hesaba yatan tutarlara (dikkat edelim maaşa demiyorum, tutarlara) bloke koymuş ve kişiyi zor durumda bırakmış diye bir iddia var, anlaşılan bu.

1-) Bankanın yaptığı şey, maaşa el koymak değildir, kişinin hesabında bulunan parayı alacağına mahsup etmektir. Yani, Bankanın burada alıkoyduğu şey maaş değildir, hesaptaki paradır. Burada doğmamış haktan feragat etmek gibi bir durum da yoktur, kişinin hesabında bulunan ve Banka'dan alacağı olan bir tutarın Banka'ya olan borcuna mahsup edilmesinden bahsediyoruz dikkat edelim. Siz emekli kişi olarak isterseniz maaşınızı başka bir Banka'ya da aktarabilirdiniz, kimse sizin hakkınızı kısıtlamıyor burada, internetten yapacağınız 2 dakikalık bir işleme bakar.. Dolayısıyla burada var olan bir haktan bahsediyoruz. Var olan bir alacak (hesapta bulunan para) ve karşılığında var olan bir borçtan (vadesinde ödenmeyen taksitler).

2-) Banka, bazı aylarda kesinti yapmamış, sonra toptan almış ve böylece haksızlık yapmış deniliyor. Kişinin borç altına Banka'yı ilgilendirmeyen üçüncü bir şahıs adına girmiş olması ve parayı da nasıl olsa o kişi öder diye düşünerek kendisinin ihmal etmesi ve ödemeleri düzenli olarak kontrol etmemesi, zaten başlı başına üzerinde düşünülmesi gereken bir konu. Hesaptan kesinti yapılmayan aylarda sanki borcu yokmuş gibi hayatını idame ettirip, hesaptaki tutarı kullanıp daha sonra ödenmeyen tutarlar kadar hesabından kesinti yapılınca ben zor durumda kaldım demek borçluyu kesinlikle haklı çıkarmaz. Banka kimsenin borcunu günü gününe takip etmek zorunda değildir; borç, ödeyenin sorumluluğunda olan bir olgudur, aksinin savunulamayacağı da aşikardır. Bankalar, dönemsel olarak kredileri incelerler, ve yatırılmamış taksiti olan kredili mudilerin vadesiz hesaplarında bulunan tutarlardan kendi alacaklarını mahsup ederler. Bu kontrolü isterse her gün yapar, isterse 3 ayda bir yapar, ya da başka bir deyişle isterse her taksiti eğer ki vadesinde hesapta para varsa hesaptan alır, isterse bunu yapmaz, bu Banka'nın kendi tasarrufudur. Bu noktada kontrol yükümlülüğü borçludadır. (Bunun istisnası otomatik ödeme talimatlarıdır. Ancak bahsi geçen konuda verilen bir otomatik ödeme talimatından bahsedilmiyor. Olsa olsa bir temlikname veya taahhütname verilmiştir, ki bu da sadece borçluyu bağlar.) Burada Banka'nın yaptığı şey, sizin, arkadaşınızdan olan muaccel olmuş 3000 TL alacağınızı, ona olan muaccel olmuş 3000 TL borcunuza mahsup etmeniz gibidir. Bunun yasal olmadığını iddia eden olmayacaktır galiba.

Bu vakada kişi, arkadaşına güvenmiştir, dava açılacak bir kişi varsa o da arkadaşıdır. Lütfen Banka her zaman haksız, tüketici her zaman haklıdır düşüncesiyle sorgulamadan olaylara yaklaşmayalım. Avukat arkadaşım, bir Banka müfettişi olarak ve bizzat kendim benzeri vakalarda müşterinin hesabında bulunan paranın, kişinin borcunun muaccel hale gelen tutarı (ki sizin vakanızda ödenmeyen taksit tutarlarını kastediyorum) kadarına mahsup edilmesi talimatı veren birisi olarak üzülerek söylüyorum ki eğer tam olarak anlattığınız gibiyse, böyle bir davada Banka'yı mahkum ettirmeniz mümkün görünmüyor.

Saygılarımla.


Sayın yasinkocabıyık,

Soru şu şekildedir:

Alıntı:
Alıntı:
20-01-2009, 14:43 #1
Hemocrania
yukarıda anlatmaya çalıştıgım olayda banka kendi kontrolü altında olan maaştan ilk aylarda düzenli kesinti yapıp daha sonra kesinti yapmayarak borcu muaccel hale getirmiş olması...sonraki aylarda da maaşın tamamına bloke koyması mümkün müdür?

Takdir edersiniz ki "Hesaba bloke koymak" ile "Mahsup" farklı şeylerdir.