Mesajı Okuyun
Old 18-02-2007, 16:09   #201
suskun_juliette

 
Varsayılan dicle?

Merhabalar,
ben dicle üniversitesi 2ci sınıf öğrencisiyim.pekçok insanın zihninde tasavvur ettiği düşüncelerin aksine dicle'de kolay kolay derslerden geçilemiyor.kantin,sınıf düzeni vs bunları pek dert etmiyorum.idealim,konforumdan daha öncelikli benim için.Dicle'de hocalar yetersizdir deyip kesip atmamak lazım.her insanın uzman olduğu yeterlilik gösterdiği alanlar konular farklıdır.ama ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorlar diyebilirim.ceza hukuku sınavında 3 tip sınav olduk.konuya ne kadar hakim olabildiğimizi sınayan 3 tip sınav .hangi alanlarda eksiğiniz olduğunu çok iyi fark ediyorsunuz.testtir aman birkaç şık içinde hemen doğru cevap kendini ele verir deyip işaretleyip atlatsanız bile diğer tip sınavda yorum gücünüzü göstermeniz gerekiyor.ve bilgilerin hafızanızda ne kadar yer ettiğini anlamanız için de doğru/yanlış seçeneklerinin öngörüldüğü apayrı bir sınama çeşidiyle de sınanıyorsunuz.bazen iki soru sorup geçiyorlar sınavlarda.bu biraz yanıltıcı.konuya vakıf olsanız da bazı şeyleri gözden kaçırmışsanız bunu affetmiyorlar.belki dersi gerçekten çok iyi biliyorsunuz size yöneltilen sorulara yeterli cevap verebiliyorsunuz ama aldığınız puanlar çoğu kez umduğunuzun altında geliyor.üzülüyorsunuz haksızlık diyorsunuz ama unutmayın ki onlar sizden mükemmeli bekliyorlar tıpkı sizlerin hocalardan ve üniversitelerden beklediğiniz gibi...dicleye gelip de çok kolay mezun olunacağını sananlar vardır biliyorum ama kesinlikle aldanıyorlar.ben de önyargılıydım ÖSS'den önce.gidilir mi oraya okumam daha iyi derdim.ama sonra bazı şeyleri aşmak gerektiğini anladım.mezun olduğunuz ünv ister ankara olsun ister dicle..ünv kapısından elinizde diplomayla çıktıktan sonra yolunuza devam edecek olan sadece sizlersiniz.evet bilgi birikimi yeterliliği oldukça önemli.ama unutmayın 'hukuk kişisel yetenektir.'[/b]
[b]bir şey diyeceğim belki tepki göreceğim.ama adını vermeden söylersem sanırım sorun olmaz.çok çok ünlü bir hukuk profesörü bizim okulumuza gelmişti.yılın ders açılışını yapmak üzere gelmişti.o gelmeden önce hocalarımız yeterli girişi yapmışlardı.ondan sonra o ünlü prof. geldi anlatmaya başladı.biz zaten hepsini önceden biliyorduk.ömrümde hiçbir derste o kadar sıkıldığımı hatırlamıyorum.dersi canlı tutamadı.yavaş konuşuyordu ve kelimeler kaybolup gidiyordu.bir de kendi hocalarımızı düşündüm.asla hiçbirinin dersinde öyle olmamıştım.ilgiyi sürekli canlı tutuyorlar.dediğim gibi o insanlar gerçekten ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorlar.üniversitenin adıyla nereye kadar gidilebilir ki.asla ankarada okusaydım keşke demedim.biliyorum ki orda da okusam yine olay bende bitecekti.belki diyarbakırda yaşamak zor.farklı bir coğrafya farklı bir ortam.ben bursadan diyarbakıra geldim.çok zorlanmıştım başlarda.ama inanın hayatı insana bu zorluklar öğretiyor.kolayı başarmak herkesin yapabileceği bir şeydir.ama zoru başarmış olmanın verdiği haz da bambaşkadır.ben burda çoğu insana göre kolay(!) görünen bir işi başarmaya çalışıyorum.ister vakıf ünv ister devlet ünv olsun hukuk her yerde aynıdır.önemli olan sizin bu imkanları değerlendirebilmenizdir.belki tanınan imkanlar farklı.belki daha yetersiz.ama eninde sonunda bir şeyler yapmak gerekli..her şeyin önüne hazır bir şekilde konulmasına alışmış bir insan ufak bir zorlukta darmadağın olur.ne olursa olsun imkanları insanlar kendileri yaratır.pratik eğitimi yetersiz görüyorsak yazları ya da boş günlerimzde adliyelere gidip duruşmalara girerek bu eksiği kapatabiliriz.teori eksik diyorsanız farklı kaynaklara yönebilirsiniz.araştırıcı olmak gerekiyor.üniversitenin adından niteliğinden önce sizin kendinizi bilmeniz geliştirmeniz ve idealiniz önemlidir kanaatimce.iyi ki dicleye gelmişim ve peşin hükümlerden sıyrılabilmişim.