Mesajı Okuyun
Old 08-07-2009, 23:58   #56
Academic

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Hades
Sayın Academic,



İnsan Haklarında kadınların hak olarak istemediği birşey mi var?

Saygılarımla...

İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinde elbette insan olarak kadınların haklarını da içerir..Aynı zamanda çocukların da.. Yani adı üzerinde insan hakları.. Uluslararası düzlemde bağlayıcı prensip kararları ortaya koyan bildirgeler yerine daha bağlayıcı ve yaptırımları da içeren sözleşme sisteminin getirilmesi, bildirgenin hala ihlallere uğramasından kaynaklanmış olmasın sakın sayın Hades?

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi de kadınların diğer insanlarla eşit olduğuna dair hükümler getirmiştir ancak bunlar da yetmemiş olacak ki kadınların haklarının yer aldığı pek çok uluslararası metin düzenlenmiş ve Türkiye de bu metinlere imza koymuş bir ülkedir..

Şimdi şunu düşünelim.. siz insan hakları bidirgesinin zaten kadın haklarını garanti altına aldığını ve bundan ötürü kadın hakkının savunulmasının mantıksızlığını öne sürüyorsunuz sanırım.. bütün bunlar yeterli olmuş olsa idi bu koşullarda bugün bu konuyu tatışmamızı gerektirecek bir durum ortada olmayacaktı zira sorun yoksa neyi tartışacağız ki?

ancak öyle olmamalı ki, kadınların insan yerine bile konulmadığı ortamlarda özel olarak kadın haklarından dem vurulmak zorunda kalınıyor zannedersem.. türkiye'de töre cinayetleri, fırsat eşitsizlikleri, afrika ülkelerinde kadın sünneti, bazı batı ülkelerinde kürtaj yasağı, bazı ortadoğu ülkelerinde recm, hindistan ın geri kalmış bölgelerinde eşin cenazesinde yakılarak öldürülmek, ...işin garibi bunlar bu yüzyılda hala kadın sorunları olarak görülen konulardır. siyasal ekonomik sosyal haklar, iş yaşamı sorunları, eğitim hakkının engellenmesi diyoruz da kadının en temel yaşam hakkı bile sorgulanıyor hala..durum bu..

feminizm (radikal olanından bahsetmiyorum) mantık olarak kadın ve erkeğin eşit olduğunu ve kadının cinsiyetinden ötürü ayrımcılığa maruz kalmaması için bir birey olarak tanınmasını ve kötü muameleye maruz kalmamasını, toplumsal , ekonomik , siyasal ve kişi haklarının tümüne doğal olarak sahip olması gerektiğini, dolayısıyla bu engellerin kaldırılması gerektiğini ileri süren bir fikir hareketi olarak doğmuştur. kadınlara yönelik ayrımcılıkların hala sürdüğü bir dünyada kadın haklarının mücadelesinin yapılması doğaldır. sadece ülkemizde değil tüm dünyada kadın her zaman ikincil olarak görülmüş ve hala görülmektedir. iş dünyasındaki cam tavan sendromu da kadının yöneticilikle yükselmesinin önündeki psikolojik engellerin sergilenmesinden ibarettir. ancak bunda kadının ne kadar payının olduğunun da düşünülmesi gerekmektedir. kadına en büyük engelin erkek bakış açısı kadar bu bakış açısını besleyen bilinçsiz kadın olduğunu da ayrıca düşündüğümü belirtmek isterim.

ne diyorduk?

hayır insan hakları evrensel bildirgesi yetmedi, yetmeyecek? yetmiyor? etik ikilemlerin en çok yaşandığı konulardan biri de kadındır.. bugün kadın kendi bedeni üzerinde bile iktidara sahip değilken (örneğin kürtaj konusu) kadın üzerinden siyaset yürütülürken, bu konu ikilem olarak epey bir süre daha kalacağa benzer..

Saygılar bizden..

sesli düşündüm..