Mesajı Okuyun
Old 20-11-2008, 12:56   #8
av_fguz

 
Varsayılan

6. Hukuk Dairesi 2007/2134 E., 2007/4098 K.

DAVA DEĞERİ
GÖREVLİ MAHKEME
ONALIM HAKKI

5663 S. KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA KANUNUNDA ... [ Madde 3 ]
5663 S. KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA KANUNUNDA ... [ Madde 3 ]

"ÖZET"

ONALIM HAKKI, DAVA DIŞI İRADE BİLDİRİMİ İLE DEĞİL, ANCAK DAVA YOLU İLE KULLANILABİLİR. YAPILAN HER PAY SATIŞI İLE ONALIM HAKKI YENİDEN DOĞAR. ONALIM DAVALARINDA GÖREVLİ MAHKEME, DAVA KONUSU EDİLEN PAYIN TAPUDA GÖSTERİLEN SATIŞ BEDELİ VE BU SATIŞ SEBEBİYLE ALICIYA DÜŞEN TAPU GİDERLERİ TOPLAMINA GÖRE BELİRLENİR.


"İçtihat Metni"

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan onalım davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Uyuşmazlık, onalım hakkına konu edilen payın iptali ile davacılar adına tesciline ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Onalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda payın üçüncü kişiye satılması halinde, diğer paydaşlara o payı öncelikle satın alma yetkisini veren bir haktır. Bu hak, paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve payın üçüncü kişiye satılması ile kullanılabilir hale gelir.

Onalım hakkının kullanılmasıyla, bu hakkı kullanan paydaş ile alıcı arasında kapsam ve şartları satıcı ile davalı arasında yapılan sözleşmenin aynı olan bir satım ilişkisi kurulmuş olur. Onalım bedeli, tapuda gösterilen satış bedeli ile alıcıya düşen tapu giderleri toplamından ibarettir.

Onalım davalarında görevli mahkemenin belirlenmesinde, dava konusu edilen payın tapuda gösterilen satış bedeli ve bu satış sebebiyle alıcıya düşen tapu giderleri toplamının esas alınması gerekir. Kamu düzeni ile ilgili olan görev hususu mahkemece resen dikkate alınmalıdır.

Olayımıza gelince; onalım hakkına konu edilen taşınmazın paydaşlarından Neval 180/803 payını 17.04.2003 tarihinde 2.000 YTL bedelle davalıya satmıştır. Davacılar bu pay satışı nedeni ile onalım hakkını kullandıklarını 06.12.2004 keşide tarihli ihtarname ile davalıya bildirdikten sonra, davalı önce 10.12.2004 tarihinde payını Güzel'e satmış, 29.12.2004 tarihinde ise aynı payı 15.000 YTL bedelle geri almıştır. Dava ise 04.03.2005 tarihinde açılmıştır. Medeni Kanun'un 734/1. maddesi hükmü gereği, onalım hakkı dava dışı irade bildirimi ile değil, ancak dava yolu ile kullanılabileceğinden ve yapılan her pay satışı ile onalım hakkı yeniden doğacağından, onalım davasının 29.12.2004 tarihinde 15.000 YTL bedelle davalıya yapılan pay satışına yönelik olarak açıldığının kabulü gerekir. Bu itibarla, onalım hakkına konu payın satış bedeli ve alıcıya düşen tapu giderleri toplamına göre davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekir. Kamu düzeni ile ilgili olan ve re'sen dikkate alınması gereken bu husus gözönünde tutularak mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK'nın 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz Karcının temyiz edene iadesine, 10.04.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.