Mesajı Okuyun
Old 30-09-2006, 16:33   #3
medenikal

 
Varsayılan

T.C.
Y A R G I T A Y
Onaltıncı Hukuk Dairesi
E. 1996/787
K. 1996/654
T. 12.2.1996

ÖZET : Müdahil Lütfiye'nin temyize konu ettiği 80 sayılı parselin murisi
İsmail tarafından, kadastro tesbitinden önce davacıya satılıp teslim edildiği
ve tesbite kadar da satışın bozulmadığı belirlendiğine yargılama sırasında
ileri sürülmeyen hususların temyiz aşamasında gözönüne alınması mümkün
bulunmadığına, Hazine tarafından temyize konu edilen tüm taşınmazların tarım
arazisi niteliğinde olduğu gibi, ayrıca 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.
maddesinde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinme
şartlarının gerçekleştiğinden davacı adına tescile karar verilmelidir.
(3402 Kadastro K. m. 14)
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün
Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu
anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında 42, 80, 105 ve 141 parsel sayılı 2800, 8300, 5900 ve 4300
metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu
olduğundan sözedilerek, malikhanesi açık bırakılmak suretiyle tesbit
edilmiştir. Davacı tarafından davalı Hazine ve Köy Muhtarlığı aleyhine Asliye
Hukuk Mahkemesinde açılan tescil davası davaya konu olan parseller hakkında
tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır.
Katılan Lütfiye, 80 sayılı parselin babasından kaldığını ileri, sürerek bu
parselin İsmail mirascıları adına tescili istemiyle davaya katılmıştır.
Kadastro Mahkemesinde, çekişmeli parsel tutanakları ile dava dosyası
birleştirilerek yapılan yargılama sonunda, davacının davasının kabulüne,
katılanın isteminin reddine ve çekişmeli parsellerin davacı adına tesciline
karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ve katılan Lütfiye tarafından
temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici
nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve müdahil
Lütfiye'nin temyize konu ettiği 80 sayılı parselin murisi İsmail tarafından
kadastro tesbitinden önce davacıya satılıp teslim edildiği ve kadastro
tesbitine kadar da satışın bozulmadığı belirlendiğine, yargılama sırasında
ileri sürülmeyen hususların temyiz inceleme safhasında nazara alınması mümkün
bulunmadığına, Hazine tarafından temyize konu edilen tüm taşınmazların tarım
arazisi niteliğinde bulunduğu, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesinde
öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinme şartlarının adına
tescil kararı verilen yararına gerçekleştiği mahallinde yapılan keşif,
uygulama, yerel bilirkişi anlatımı, teknik bilirkişi tarafından düzenlenen
kroki ve raporla belirlendiğine göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının
reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün (ONANMASINA), 12.2.1996 gününde
oybirliğiyle karar verildi.