Mesajı Okuyun
Old 18-07-2007, 21:25   #24
Jeanne D'arc

 
Varsayılan

Bir varmış bir yokmuş. Bir avukatın günlerden bu gün, saatlerden sabah saatlerinde, adliyelerden S........ Adliyesi'nde duruşması varmış. Hem de dosya kararlık bir dosya imiş. Avukat duruşma saatinde adliyede hazırmış ve ancak o da ne! Duruşma salonunun kapısında bir not varmışmış: "Duruşmalar 14.00'de" (Daha sinirli bir yüz lazım buraya, bu yeterli değil.) Avukat bir hışım kaleme dalıp, sormuş:

Avukat:Neden?
Memur:Hakimimiz raporlu
Avukat:Neden?
Memur:....

Memur gülümsemiş, avukatın hakimin mazeretini sorgulaması, rapor nedenini öğrenmeye çalışması ona komik gelmiş, bu gülümsemeye kalemdeki diğer biçare avukatlar da katılmış.

Avukat:Sizin hakimleriniz de hep raporlu, hep raporlu. (Emekli olan bir önceki hakim de raporları çok severmiş.)

Memur:....

Yine gülümsemiş, yine diğer avukatlar iştirak etmişler.

Avukat devam edecekmiş ama faydasının olmadığını ve siniri espriye tahvil etmeye çalışmasının aslında örtülü bir acziyet olduğunun gizliden gizliye farkındalığı ile "amannnn" demiş ve kalemden çıkmış.

Sonra efendim, "oof bu dosya bitecek mi" diyen müvekkiline ne diyeceğini düşünmeye başlamış ve Allah'tan duruşma öncesi "dosya tamam, karara çıkar ama eğer hakim raporlu ise elimde bu ihtimal için çözüm yok" dediğini hatırlamış ve birazcık rahatlamış. İş uzayacakmış, ücretini daha geç alacakmış, bir daha gelecekmiş ne gam! Avukatın işi neymiş ki!?!

Adliyenin pek havadar!, pek serin! saray mekanında 14.00'ü etmiş.

(meraklısı için not:önceki hakimin ayağı kırılmış: rapor, kayınvalidesi ölmüş: rapor, emekli olmuş:hakim yok, geçici hakimler:ara karar yok, yeni hakim:yine rapor)

Bu arada hepi topu 13 ya da 15 dosya için iki ayrı hakim görevlendirilmişmiş. Saat 14.20 olmuşmuş ama her iki hakim de ortalarda yokmuş. Kendi duruşmalarından sonra duruşmasına girdiği ikinci mahkeme olarak dosyaların bir kısmına bakan hakim ile avukatlar kendi dosyalarının duruş(amama)larına da baksın diye pazarlık etseler de; hakim üçüncü mahkemenin dosyalarına doğru aç milaç yelken açmış.

Ufukta görülen ikinci hakim duruşmayı bitirdiğinde saat 16.30 imişmiş.

Gökten kocaman üç taş düşsün! Biri zırt pırt rapor tanzim eden mümzilere, diğeri adaleti oyuncağa dönüştüğü, hukuka/adalete karşı hileye başvurulduğu zannına neden olan lehdarlara, üçüncüsü de konu mankeni avukata! (Avukatın nasibi niye ki demezsiniz umarım, hani her türlü olumsuzluktan faidelenen olarak eksik kalmasın efenim.)

Saygılarımla.