Mesajı Okuyun
Old 29-07-2012, 23:01   #6
sibel19

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
18. HUKUK DAİRESİ
E. 2011/11871
K. 2012/2315
T. 8.3.2012

• KAT MÜLKİYETİ ( Site Yönetimi İle İlgili Olarak Alınan Kararlara Dayalı Olarak Gerçekleştirilmiş Hukuki Tasarrufların Yoklukla Malul Olması Nedeniyle İptali İstemi - Altı Aylık Hak Düşürücü Sürenin Dolmasından Sonra Açılmış Olan Kararın İptali Davasının Reddi Gerektiği )
• YOKLUKLA MALUL OLDUĞU İDDİA EDİLEN TASARRUFLAR ( Site Yönetiminin Aldığı Kararların İptali İstemi - Davacı İptalini İstediği Toplantıya Katılmamış ve Toplantıda Alınan Kararların Kendisine Bildirildiğine İlişkin Bir Kanıt da İleri Sürülmediği/Alınan Kararlar İptal Edilinceye Kadar Geçerli Olduğu )
• SİTE YÖNETİMİ İLE İLGİLİ OLARAK ALINAN KARARLAR ( Yoklukla Malul Olması Nedeniyle İptali İstemi - Altı Aylık Hak Düşürücü Sürenin Dolmasından Sonra Açılmış Olan Kararın İptali Davasının Reddi Gerektiği )
• HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE ( Site Yönetiminin Aldığı Kararların İptali İstemi - Altı Aylık Hak Düşürücü Sürenin Dolmasından Sonra Açılan Kararın İptali Davasının Reddedileceği/Yok Hükmünde Olmasını veya Mutlak Butlanla Hükümsüz Sayılmasını Gerektiren Bir Neden de Bulunmadığı )
• KAT MALİKLERİ KURULU KARARININ İPTALİ İSTEMİ ( Hukuki Tasarrufların Yoklukla Malul Olmasına Dayalı/Alınan Kararlar İptal Edilinceye Kadar Geçerli Olduğu - Altı Aylık Hak Düşürücü Sürenin Dolmasından Sonra Açılmış Olan Kararın İptali Davasının Reddi Gerektiği )
634/m.32,33

ÖZET :*Dava dilekçesinde, siteye ait karar defterinde, A Blok yönetimi haricinde tüm site yönetimi ile ilgili olarak alınmış kararların, özellikle 10.05.2009 günlü kararın ve bu kararlara dayalı olarak gerçekleştirilmiş hukuki tasarrufların yoklukla malul olması nedeniyle iptali istenilmiştir. İptali istenen 10.05.2009 tarihli karar yönünden; Dosyada toplanan bilgi ve belgelere göre; davacı iptalini istediği toplantıya katılmamış ve toplantıda alınan kararların kendisine bildirildiğine ilişkin bir kanıt da ileri sürülmemiştir. Toplantıda alınan kararlar, iptal edilinceye kadar geçerli kararlar niteliğinde olup yok hükmünde olmasını veya mutlak butlanla hükümsüz sayılmasını gerektiren bir neden de bulunmadığından, anılan madde uyarınca altı aylık hak düşürücü sürenin dolmasından sonra açılmış olan 10.05.2009 günlü kararın iptali davasının bu nedenle reddine karar verilmesi gerekir.
DAVA :*Dava dilekçesinde, siteye ait karar defterinde, 04.12.2006 tarihinden dava tarihine kadar A Blok yönetimi haricinde tüm site yönetimi ile ilgili olarak alınmış kararların, özellikle 10.05.2009 günlü kararın ve bu kararlara dayalı olarak gerçekleştirilmiş hukuki tasarrufların yoklukla malul olması nedeniyle iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü ile alınan kararların yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR :*Davacı vekili dava dilekçesinde, siteye ait karar defterinde 04.12.2006 tarihinden dava tarihine kadar A Blok yönetimi haricinde tüm siteyi ilgilendiren hususlarla ilgili olarak alınmış kararların, özellikle 10.05.2009 günlü kat malikleri kurulu kararının ve bu kararlara dayalı olarak gerçekleştirilmiş hukuki tasarrufların yoklukla malûl olması nedeniyle iptalini istemiş, mahkemece 10.05.2009 tarihli toplantıda yeterli çoğunluk ( pay ve paydaş çoğunluğu ) sağlanmadan yönetici ve denetim kurulu seçiminin yapılması ve ortak giderlerle ilgili aidat belirlenmesi ile ilgili alınan kararlarla 04.12.2006 tarihinden dava gününe kadar alınan ve B Blok maliklerine ekonomik ve parasal yönden yükümlülük getiren kararların yok hükmünde olduğu, ayrıca iptaline gerek olmadığı gerekçesiyle 10.05.2009 günlü kararlarla 04.12.2006 tarihinden dava tarihine kadar bütün site yönetimini ilgilendiren hususlarla ilgili alınmış kararların yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmiştir.
1-İptali istenen 10.05.2009 tarihli karar yönünden; Kat Mülkiyeti Yasası'nın 5711 sayılı Yasayla değişik 33. maddesi "Kat malikleri kurulunca verilen kararlar aleyhine, kurul toplantısına katılan ancak 32 nci madde hükmü gereğince aykırı oy kullanan her kat maliki karar tarihinden başlayarak bir ay içinde, toplantıya katılmayan her kat maliki kararı öğrenmesinden başlayarak bir ay içinde ve her halde karar tarihinden başlayarak altı ay içinde anagayrimenkulün bulunduğu yerdeki sulh mahkemesine iptal davası açabilir; kat malikleri kurulu kararlarının yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlarda süre koşulu aranmaz." hükmünü içermektedir. Dosyada toplanan bilgi ve belgelere göre; davacı iptalini istediği toplantıya katılmamış ve toplantıda alınan kararların kendisine bildirildiğine ilişkin bir kanıt da ileri sürülmemiştir. Toplantıda alınan kararlar, iptal edilinceye kadar geçerli kararlar niteliğinde olup yok hükmünde olmasını veya mutlak butlanla hükümsüz sayılmasını gerektiren bir neden de bulunmadığından, anılan madde uyarınca altı aylık hak düşürücü sürenin dolmasından sonra, 14.05.2010 tarihinde açılmış olan 10.05.2009 günlü kararın iptali davasının bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın kabulü yolunda hüküm kurulması,
2-Davacının 04.12.2006 tarihinden dava gününe kadar alınmış tüm kararların iptali istemi yönünden ise;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 298/2. ( 1086 sayılı HUMK 388. ve 389. maddeleri ) fıkrasına göre; hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Bu hüküm yasaya infazda duraksamaya meydan verilmemesi amacıyla konulmuştur. Yasanın bu hükmü de gözönüne alınarak 04.12.2006 tarihinden dava tarihine kadar alındığı ileri sürülerek iptali istenen kararlardan hangileri ile ilgili karar verildiğinin hüküm fıkrasında açıkça belirtilmeden infazda duraksamaya yol açacak şekilde hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
SONUÇ :*Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 08.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.