Mesajı Okuyun
Old 28-11-2011, 12:09   #5
Atahun

 
Varsayılan

Sayın İbrahim YİĞİT' e kısmen katılıyorum.

Şahsi düşümcem; Bir yöneticiyi "İşveren vekili" olarak değerlendirebilmemiz için; o kişinin işletmenin bütününü sevk ve idare etmesi, işçiyi işe alıp - işten çıkarma yetkisinin olması ve özellikle kamu kurum ve kuruluşlarıyla olan münasebetlerde işveren adına hareket etmeye haiz olması gerektiğini düşünüyorum. Diğer bir ifadeyle; adı geçen kişiye "işveren vekili" diyebilmemiz için, işveren adına yetkili olarak hareket ettiğinin birtakım eylemlerle ve belgelerle delillendirilmesi gerektiği kanaatindeyim. Aksi takdirde, bendeki ağırlıklı düşünce de, en sağlıklı yolun durumu yasal süresi içinde işverene yazılı olarak bildirilmesinin daha sağlıklı olacağı yönünde.

İşyeri personel yönetmeliği ve Disiplin yönetmeliğinde "İşverenin/İşveren vekilinin, "işveren vekili" sıfatı ile görevlendirdiği kişiler de personele karşı kanuni işveren vekili sıfatına haizdir." şeklinde benzer ifadeleri içeren bir düzenleme varsa ve bu durum adı geçen için sözkonusuysa, ancak o zaman adı geçeni "işveren vekili" olarak değerlendirebileceğimizi düşünüyorum.