Mesajı Okuyun
Old 31-05-2013, 20:26   #3
halit pamuk

 
Varsayılan

İhalenin feshi şikayet yoluyla icra mahkemesinden istenir. HMK'ya değil; İcra İflas Kanunu hükümlerine tabidir. Yani ihalenin feshi, şikayet prosedürünü tabidir...Bu nedenle, talepten sonra hemen duruşma günü belirlenmeli taraflar gelmese bile "aktif husumet ehliyeti bulunmadığından" talebin reddine karar verilmelidir.

12. HUKUK DAİRESİ E. 2012/6197 K. 2012/21489 T. 20.6.2012

KARAR : İ.İ.K.nun 134/2. maddesinde; "... ihalenin feshi talebi üzerine İcra Mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir...", düzenlemesine yer verilmiştir.

Somut olayda, ihalenin feshi şikayetinin taraflarca takip edilmemesi sebebiyle mahkemece 5.7.2011 tarihinde H.U.M.K.nun 409. maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve 10.10.2011 tarihinde de üç aylık yasal süre içerisinde taraflarca davanın yenilenmediği belirtilip H.M.K.nun 150. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmektedir. Bu uygulama İ.İ.K.nun 134/2. maddesinin yukarda açıklanan hükmüne aykırı olup, mahkemece işin esası incelenip bir karar verilmesi gerekirken olayda uygulanma şartları bulunmayan H.M.K.nun 150. ( H.U.M.K.nun 409. ) hükmüne göre davanın açılmamış sayılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.


(12. HUKUK DAİRESİ E. 2009/26477 K. 2010/8103 T. 6.4.2010)

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : İİK.nun 134/2. maddesi "... ihalenin feshi talebi üzerine İcra Mahkemesi takip tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir..." hükmünü içermektedir.

Somut olayda, ihalenin feshi şikayetinin taraflarca takip edilmemesi nedeniyle mahkemece 13.11.2008 tarihli duruşmada, HUMK.nun 409/1. maddesi gereği dosyanın işlemden kaldırılmasına ve 20.02.2009 tarihinde de üç aylık yasal süre içerisinde taraflarca davanın yenilenmediği gerekçesiyle, HUMK.nun 409/V. maddesine dayalı olarak davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmektedir. Bu uygulama İİK.nun 134/2. maddesinin yukarıda açıklanan hükmüne aykırıdır.

O halde, mahkemece şikayetin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, olayda uygulanma imkanı bulunmayan HUMK.nun 409. maddesi uygulanarak "dosyanın işlemden kaldırılması" ve ikinci aşama olarak da, "davanın açılmamış sayılmasına" karar verilmesi isabetsizdir.


(12. HD, E. 2003/11152 2003/14136 13.6.2003)

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mercii kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin Yüksel Yavuz ve Borçlu vekilince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü.

KARAR : Feshi istenilen ihalenin konusu 34 ZY 3712 plaka numaralı araç menkul niteliğinde olup, ihale menkul malların satışına ilişkin hükümlere tabidir. Menkul ihalelerinde de uygulanan İ.İ.K.'nun 134/2.maddesinde ihalenin feshini isteyebilecek ilgililer sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; satış isteyen alacaklı, borçlu ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenlerdir. Somut olayda fesih talebinde bulunan Mehmet Akbayır, Fatih 2. İcra Müdürlüğünün 2002/7228 sayılı dosyasında alacaklı sıfatını taşımakta olup, aynı araca haciz uygulatmıştır. Ancak, ihale tarihinden evvel satışı yapılan menkul hakkında kendi dosyasından satış isteminde bulunmadığından ihalenin feshi davası açmasına yasal imkan yoktur. Merciice istemin bu nedenle ve aktif husumet yokluğundan reddi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Yüksel Yavuz ve Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mercii kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428.maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 13.06.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.