Mesajı Okuyun
Old 11-10-2007, 12:11   #1
Av.Denizhan Erbek

 
Varsayılan Tck 301.madde'nİn İnsan Haklarini İhlalİ!

TCK 301.MADDE’NİN İNSAN HAKLARINI İHLALİ !!!

Toplumun birer ferdi olan bizler dünyayı algılayışımız aynı mıdır? Aynı olaylara karşı düşünce ve/veya hareketlerimizde kopmaz bir birlik var mıdır? Ya da olması muhtemel midir? Bizler birer Aristoteles’in demiyle “zoon politikon”uz, birer sosyal hayvan ya da politik hayvan…doğası gereği düşünen,düşündüğünün tamamını ya da bir kısmını eyleme dönüştüren…
Düşünmenin ve bunu ifade etmenin (eyleme dönüştürme dışında!) sınırı nedir?İnsanoğlu neyi,ne zaman,nasıl düşündüğünde hata eder? Yada ayıplanır veyahut ta cezalandırılır?
Elbette her anayasal düzenlemelerde bu konular yer almıştır,nasıl düşünür ve ifade edip cezalandırılmazsınız nasıl düşünmez ve ifade etmez cezalandırılmazsınız?
Konumuzun başlığından da anlaşılacağı üzere klasik bir tartışma konusu da dense bu düzenlemenin yeri geldi mi nasıl yorumlandığını nelere yol açtığını ya da açabileceğini tahmin edebiliyor olmamız gerekmektedir.Bu konu teknik bakımdan her ne kadar hukukçuların incelemesi,irdelemesi gereken bir konu olsa da aslında her bilinçli yurttaşın bunu araştırması,irdelemesi gerekir ki; bireyi denetim,gözetim altına alan,düşünce,ifade ve hareket yetisini kısıtlayan her yasal/anayasal düzenleme aslında bireye üzerine konmuş bir ipotektir aynı zamanda. TCK Madde 301;
1. Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
2. Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini, Devletin yargı organlarını, askeri veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
3. Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır.
4. Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz.
Genel bir bakış açısıyla incelediğimizde,yasanın ifade özgürlüğüne yönelik getirmiş olduğu sınırlamada bir netlik,anlaşılabilirlik söz konusu mudur? Değilse bu açıkça bir hakkın ihlalidir. ifade özgürlüğü Peki neleri kapsar?ifade özgürlüğü aynı zamanda çoğunluk gibi düşünmemeyi,gerektiğinde sorgulamayı,eleştirmeyi daha bir çok kavramları kapsar.Bunlar aynı zamanda bir fikrin ürünüdür,yansımasıdır.Yeri geldi mi bu çoğunluğu kızdırabilir yada avutabilir,tartışamaya yöneltir ya da yöneltmez bu fikirlerin,çeşitliliğin yasalarla da korunması gerekmektedir.Peki yeterince korunuyor mu ya da korunabiliyor mu? TCK. 301. maddesine bile baktığımızda halen 4.bentteki eleştiri ile diğer bentlerdeki aşağılama arasındaki ayrımı yapamıyoruz,bir netliğe kavuşturamıyoruz.Kavramsal ayrım değil elbette… Eğer ki bir yazar yazmaya başlamadan önce,bir yayıncı bir görüntüyü sunmadan önce,bir yurttaş düşündüğünü ifade etmeden önce,bir karikatürist çizgisini yapmadan önce durup acaba
301.maddede miyim yoksa değil miyim!!! Karmaşası ve dolayısıyla Telaşına düştüğü an TCK 301. Madde ifade özgürlüğü hakkını ihlal etmiş demektir! O halde bu durumda TCK 301. Maddeyi masaya yatırıp yargılamak gerekmektedir.
İfade özgürlüğünü kısıtlamak ya da ortadan kaldırmak bir toplumun ilerlemesine ve gelişmesine,bir bireyin kendini gerçekleştirmesine vurulmuş bir prangadır aynı zamanda.