Mesajı Okuyun
Old 11-01-2005, 01:16   #13
VARTO'LU

 
Varsayılan

“bir dost ‘Forum Yöneticisi’ “ imzalı yazdıklarıma yanıt yazısı altında imza olmasını, en azından sayın yazarın “hukukçu” mesleğini vurgulamasını yürekten isterdim.
Bütçe Kanunda 'genel ve katma bütçeli idarelerden' söz edilmediği doğru. Hukukun yorum kurallarından birinin, belki de ön önemlisinin “gai” diğer bir anlatımla “amaçsal” yorum olduğu tartışmasız. Bu yorum araçlarından en önemlisi de yasama organındaki görüşmeler ile tasarı ve teklifin gerekçeleri. Önceki yıllarda bunlara erişmek hayli zordu; ancak TBMM. “Tutanaklar Dergisi”nden inceleme olanağınız olurdu. Bu gün için TBMM. Web sitesinde bunlara ulaşmanız en fazla 5 dakika sürer.
Nitekim 12. Hukuk Dairesi kararında da vurgulandığı üzere buna ilişkin düzenlemenin gerekçesinde “.....fıkrasında, 4.12.1984 tarihli ve 3095 sayılı Kanunun 1 inci maddesindeki kanunî faiz oranının, genel bütçeye dahil dairelerle katma bütçeli idarelerin ilama bağlı borçları için, 1.1.2005 tarihinden itibaren aylık % 2,5 olarak uygulanacağı ve ay kesirlerinin tama iblağ edileceği belirtilmektedir.” anlatımının yer aldığı örülmektedir.
Forum yöneticisinin
"Kaldı ki, yasal faiz yüzde 50 iken idarelerin borçları için yüzde 15 faiz uygulamak mümkün müdür? Hem de ilama bağlı borçları nedeniyle .... Böyle bir yorumu hangi hukukçu kabul edebilir ?"
biçimindeki görüşü, özlemle katılmak istediğim bir anlayış. Ancak, gazete haberlerinden hatırladığım sayın milletvekillerinin %25 kadarı hukukçu; çoğu da avukat. Hele Anayasa Komisyonu üyelerinin neredeyse tamamı hukukçu. Anayasa Mahkemesi 2003 yılı bütçe kanunu 22/01/2004 günü iptal etti ve buna ilişkin kararın Resmi Gazetede yayımlanma tarihi ise 8 aralık 2004. Yine 5277 sayılı 2005 Yılı Mali Bütçe Kanunu ise bu tarihten çok sonra görüşülerek kabul edildi.
Anayasa Mahkemesi 2003 Yılı Mali Bütçe Kanunu’nun 50/t maddesini [k]".... 2003 Mali Yılı Bütçe Kanununun 51. maddesinin (t) fıkrası, 3095 sayılı kanunu, bütçe kanunu ile değiştirdiği için Anayasa’nın 87.ve 88. maddelerine, bütçe kanunu bu tür düzenlemelerin yapılabileceği nitelikte bir kanun olmadığı ve getirilen düzenlemeler bütçe ile ilgili olmadığı için Anayasa’nın 161. maddesine; yasama erki Anayasaya aykırı biçimde kullanıldığı [/k] ” gerekçesi ile iptal etti.
Ama TBMM. Komisyonlarında ve Genel Kurulu’nda, en azından yüz kişiden fazlasının hukukçu olduğu sayın Milletvekillerimizin katılımı ile kabul edilen 5277 sayılı 2005 Yılı Mali Bütçe Kanunu’nun 37/e maddesi de; "...e) İlgili kanununda düzenleme yapılıncaya kadar, 4.12.1984 tarihli ve 3095 sayılı Kanunun 1 inci maddesindeki kanunî faiz oranı, aylık % 1 olarak uygulanır. Ay kesirleri tama iblağ edilir. Taksitlendirilen veya herhangi bir sebeple ödenmemiş kamulaştırma bedellerinde kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranı uygulanır "
Biçiminde kanunlaştı. Yorumu yapmaya değil, kanun yapmaya bakmak daha dikkate değer değil mi.
1982 Anayasası’nın 153. maddesinin son cümlesindeki anlatım ile
[k]"Anayasa Mahkemesi kararları Resmi Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağlar ."[/k]
İse Yasama erki iptal edilen hükmün aynısını 2005 yılı için yasa olarak koyabiliyorsa nerede idi onca hukukçu ? Nerdesin AET.na girme çabasındaki ey hukuku devleti !
'benimsemeye' ilişkin bilginizin kaynağını söylememişsiniz.
Hukuk Genel Kurulunca benimsendiğine ilişkin Hukuk Genel Kurulu Kararı benim bildiğim kadarı ile yok. Varsa tarih ve sayısını vermenizi rica ediyorum

Avukat Turabi Tural “kesin olduğunu bilmediği ” bilgiyi bilgi olarak kabul etmez. “İlgilisi ” olmadığım için HGK. Örnek alamamıştım; bir meslektaşımdan edimdim; Meslektaşlarımın yararlanmaları için de yayımladım. İsteyenler
http://www.turabitural.av.tr/html/ka...HGK12-628.html adresinden alabilirler.
Değerli “Hukuk Fakültesi öğrencisi” yurttaşımıza gelince. Sorusu aynen şöyle başlamakta:
"Merhaba arkadaşlar ben hukuk fak öğrenciyim geçenlerde bana bir mahkeme ilamı getirildi fakat buna ilişkin icraya konulduğunda faizin nasıl hesaplanacağını çıkartamadım bana yardımcı olursanız sevinirim. Örnek 48 ve 53 'ü nasıl düzenleyebilirim."
Bunun bir “öğrenme” sorusu mu bir “icra takibi” yapma sorusu mu olduğunu sizler takdir ediniz. Benim tepkim de bunun bu forum alanında yapılmak istenmesi. Hangi Avukat arkadaşıma gidilse idi, bunu uygulaması ve hukuki dayanakları ile severek öğretmekten kaçınmazdı. Nitekim bu alandan önerilen gibi bir takip yapılmış ise yurttaşımız zarar görecektir. Öyle ise bu zararı kim karşılayacaktır.
Hepinize hukuk dolu günler