Mesajı Okuyun
Old 12-07-2012, 12:21   #1
av.füsun kimiran

 
Varsayılan işçi patentleri hakkında bilgi notu

İŞÇİ PATENTLERİ



1) Patentin ya da faydalı model belgesinin konusu bir işçi buluşu olabilir.

İşçi buluşları, patent veya faydalı model belgesi ile korunabilir nitelikte olan buluşlardır. İşçi buluşları 551 sayılı KHK’da ayrıntılı olarak ele alınır.

İki tür işçi buluşu mevcuttur:
- Hizmet buluşları
- Serbest buluşlar

2) İşçi Sayılanlar:

- Özel kanun durumundaki 551 sayılı KHK’nın 16. Maddesinin üçüncü fıkrasında, bu KHK hükümlerinin uygulanmasında işçi sayılacaklar tespit edilmiştir.
- 551 sayılı KHK hükümlerine göre işçi, bir özel hukuk sözleşmesi veya benzeri bir hukuk ilişkisi gereği, başkasının hizmetinde olan ve bu hizmet ilişkisini işverenin gösterdiği belli bir işle ilgili olarak kişisel bir bağımlılık içinde ona karşı yerine getirmekle yükümlü olan kişidir.
- KHK’nin 16. Maddesinin gerekçesinde; ekonomik bakımdan bağımlılığın, hizmetin bir ücret karşılığında görülmesinin şart olmadığı ve hizmet ilişkisinin süresinin önem taşımadığı ifade edilmiştir.

3) İş Kanuna göre; bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişiye işçi; işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişiye yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlara işveren, işçi ile işveren arasında kurulan ilişkiye iş ilişkisi denir.

İş Kanunu bakımından, iş sözleşmesi; işçinin bağımlı olarak iş görmeyi, diğer işvereninin ise ücret ödemeyi üstlenmesinde oluşan ve kanunda aksi belirtilmedikçe özel bir şekle tabi olmayan sözleşmelerdir.

4) Hizmet Buluşları:

551 sayılı KHK’nin 17. Maddesinde hizmet buluşu sayılacak olan buluşlar tespit edilmiştir.
Aşağıdaki şartlarda yapılan buluşlar hizmet buluşları olarak değerlendirilir:

- Bir işçinin bir işletmede veya kamu idaresinde yükümlü olduğu faaliyet gereği gerçekleştirdiği buluşlar.
- İşletmenin veya kamu idaresinin büyük ölçüde deneyimlerine ve çalışmalarına dayanan işçinin iş ilişkisi sırasında yaptığı buluşlar.

551 sayılı KHK’nin 17. Maddesinin gerekçesine göre; işletmenin deneyim ve çalışmalarının buluşla ilgisi olması yetmez, buluşun gerçekleşmesinde önemli görevinin olması aranır.

Buluşun hizmet buluşu sayılması için işçinin buluşu çalıştığı yerde ve çalışma saatlerinde meydana getirmesi şart değildir. İşyerinin imkânlarından, fırsatlarından yararlanması yeterlidir.

KHK’nin 17. Maddesinin gerekçesinde; işçi buluşunun iş ilişkisinin devamı süresince yapılan buluş olduğu, fakat iş ilişkisinin devam etmesi şartıyla buluşun iş mesaisi içinde gerçekleşmesinin şart olmadığı, işçinin tatil sırasında yaptığı buluşun da işçi buluşu olduğu ifade edilmiştir.

5) Hizmet Buluşlarını İşverene Bildirme Mecburiyeti:

İşçi hizmet buluşunu işveren yazılı olarak ve geciktirmeden bildirmek durumundadır. Buluş; birden çok işçi tarafından gerçekleştirilmişse, işverene bildirim birlikte yapılabilir.

6) Hizmet Buluşu Bildirimi Alan İşverenin Yapacakları:

Bildirimi alan işveren, bildirimin tebellüğü tarihini bildirimde bulunan kişiye veya kişilere gecikmeksizin yazılı olarak bildirmelidir.

İşveren, bildirimde düzeltme yapılması gerektiği kanaati edinirse, bildirimi aldığı tarihten itibaren iki(2) ay içinde, bildirimin hangi hususlarda düzeltilmesi gerektiğini işçiye bildirir.

7) İşverenin Hizmet Buluşları Üzerindeki Hakları:

İşveren hizmet buluşun ile ilgili işçiden hak talebinde bulunabilir.

İşveren talebini yazılı olarak işçiye bildirmek zorundadır. İşveren talebini, işçinin bildiriminin kendisine ulaştığı tarihten itibaren dört(4) ay içinde yapar. Talep kurucu niteliktedir; işçinin kabulü gerekmez, sürenin geçirilmesi halinde ise hak düşer.

İşverenin hizmet buluşuna ilişkin talepte bulunmasında önce, işçinin buluş üzerinde yapmış olduğu tasarruflar, işverenin haklarını ihlal ettiği ölçüde işveren karşı geçersiz sayılır.

8) İşverenin işçiden hak talebi iki türlü olabilir:

- Tam hak talebi
- Kısmi hak talebi

İşverenin işçiden hak talebi buluşun bütününü içine alabileceği (tam hak) gibi, buluşun bir bölümünü kapsayacak şekilde (kimsi hak) nitelikte olabilir.

İşveren hizmet buluşuna ilişkin tam hak talebinde bulunması halinde bununla ilgili haklar işveren geçmiş olur. Böylece işveren buluş sahibinin kullanabileceği patent için başvurmak, gasp davası açmak gibi bütün hakları kullanabilir.

Bu hizmet buluşunda temel ilke, buluşun işverene ait sayılması olduğuna işçinin bunu engelleme hakkı yoktur. İşveren buluş üzerinde hak talep ettiğinde, işçinin iznine veya onayına ihtiyaç duyulmaksın haklar işveren geçer.

9) Hizmet Buluşunun Serbest Buluş Niteliği Kazanması:

Hizmet buluşu 551 sayılı KHK’nin 21. Maddesinin hükümlerine göre serbest buluşa dönüştüğünde, işçi 31. Maddedeki işveren bildirmek ve 32. Maddedeki işverene teklif etmek mecburiyetinde olmaksızın buluş üzerinde dilediği şekilde tasarrufta bulunabilir.

Aşağıdaki durumlardan biri gerçekleştiğinde hizmet buluşu serbest buluş niteliğini kazanır:

- İşveren hizmet buluşunu yazılı olarak serbest bırakmıştır.
- İşveren buluşa yönelik kimsi bir hak talebinde bulunmuştur.
Buluşun bu şekilde serbest hale gelmesi, işverenin 20. Maddenin ikinci fıkrasındaki buluşlu kimsi hakka dayanarak kullanma hakkına zarar vermez.
- İşveren öngörülen süre içinde bildirime veya teklife cevap vermemiştir.

10) İşverenin Hizmet Buluşu için Ödeyeceği Bedel:

İşveren hizmet buluşu üzerinde tam hak talep ettiği takdirde, işçi işverenden bir bedel ödemesini isteyebilir.

Bu bedelin hesaplanmasında KHK’nin 22. Maddesi hükümleri çerçevesinde aşağıdaki hususlara özellikle dikkat edilir:

- Hizmet buluşunun ekonomik değerlendirilebilirliği
- İşçinin işletmedeki görevi
- İşletmenin buluşun gerçekleşmesindeki payı.

Hizmet buluşu üzerinde kısmi hak talebinde bulunan işveren buluştan yaralanıyorsa, içi bu durumda da uygun bir bedelin kendisine ödenmesini isteyebilir.

Bu bedel hesaplanırken de tam hak talebindeki gibi 22. Maddenin ikinci fıkrası hükmü esas alınır.

İşverenin hizmet buluşuna ilişkin kimsi veya tam hak talebinde bulunmasının ardından buluşu yapan işçiye ödenecek miktar ve ödeme şekli KHK’nin 24. Maddesine göre Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın hazırladığı yönetmeliğe göre taraflarca tespit edilir.

Hizmet buluşu birden çok işçi tarafında birlikte gerçekleştirilmişse, bedel ve ödeme şekli her biri için ayrı ayır yukarıda açıklanan usullerle tespit edilir.

Hizmet sözleşmesinde bu konuda işçi lehine hükümler varsa bedel tespitine bunlar da uygulanır.

Taraflar otuz(30) gün içinde anlaşma sağlamalıdırlar. Bu süre zarfında bedelin miktarı ve ödeme şekli üzerinde anlaşamazlarsa, uyuşmazlık tahkim suretiyle altmış(60) gün içinde çözümlenir.

Tahkim kararı taraflar için bağlayıcılık ifade eder.

Temel ilke şudur: İşveren, hizmet buluşuna ilişkin talepte bulunduktan sonra buluşun korunmaya değer olmadığını ileri sürerek bedelin ödenmesinde kaçınamaz.

Ancak 23. Maddenin ikinci fıkrasına göre, aşağıdaki durumlar gerçekleştiğinde buluşu yapan işçi bedel talebinde bulunamaz:

- Enstitü tarafında buluşun korunabilir olmadığı konusunda açılan dava sonucu mahkemenin bu talebe uygun karar vermesi halinde
- Enstitü aleyhine açılan bir dava sonucunda mahkemenin buluşun korunabilir olmadığına karar vermesi halinde.

İşçinin bedel talebi, buluşun korunabilirliğine ilişkin kararın kesinleşmesine kadar ileri sürebilir.


Av.Füsun KİMİRAN