Mesajı Okuyun
Old 09-08-2006, 14:15   #2
medenikal

 
Varsayılan

büyük ihtimal davaların birleştirilmesi istenecek.her halde dava açılırken eksik talepli olarak açıldığından, dava sebebi ve neticei talepte farklılık olduğundan ,bu nedenle 2. dava açılmış olup bu dava ilk açılan dava ile birleştirilir.

birleştirilmezse bu durumda derdestlik itirazı ileri sürülebilecektir.çünkü terditli talep içinde ilk dava konusu gayrimenkuller vardır.


T.C
Y A R G I T A Y
18.HUKUK DAİRESİ
ESAS KARAR
2003/3095 2003/4013
Y A R G I T A Y İ L A M I
Mahkemesi :K 1.Sulh Hukuk Mahkemesi
Tarihi :25.12.2002
Nosu :2002/454-1331
Davacı :A.Haluk
Davalı :Selçuk
Dava dilekçesinde yönetici tayini istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dava, üzerinde birden fazla yapı (blok) bulunan taşınmazda merkezi yönetici atanması hususunda yapılan ihtara ve buna dayalı olarak gerçekleştirilen toplantıya rağmen yönetici atanamadığından bahisle Kat Mülkiyeti Yasasının 34. maddesi hükmü uyarınca mahkeme tarafından yönetici atanması istemine ilişkindir.
Mahkemece, aynı konuda daha önce açılıp takipsiz bırakılan dava henüz kesin bir kararla sonuçlanmamış olması nedenine dayalı derdestlik itirazı kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir.
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 187. maddesine göre yapılan derdestlik itirazın kabul edilebilmesi için Yargıtay'ın kararlılık kazanmış olan uygulamalarına göre davanın konusunun, sebeplerinin ve taraflarının aynı olması gerekir.
Somut olayda, derdest bulunduğu ileri sürülen K 4.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2001/435 Esasında kayıtlı davada yine aynı davacı tarafından yönetici atanması istenmiş ise de, bu davanın davalısı dava konusu blokların yönetim görevini üstlenen şirkettir. Eldeki dava ise, diğer kat malikine karşı açılmıştır. Bu bakımdan tarafları aynı olmayan bu davalarda derdestliğin mevcut olduğu ileri sürülemez. Öte yandan önceki davada kat malikleri kurulu kararına dayanılmamış ve böyle bir karar davaya sebep gösterilmemiştir. Bu bakımdan dava sebebi itibarı ile de derdest bir davadan söz etmek mümkün değildir.
Bu durumda, mahkemece davacının derdestlik itirazının reddi ile davanın esasına girilip gerekli inceleme ve araştırma yapılarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde ret kararı verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.5.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.