Mesajı Okuyun
Old 17-11-2004, 21:26   #18
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan Yasal tedbir uygulanmamasına....!

Hukuk yeniden yazılıyor ..!

Benim bildiğim kadarıyla tedbir kararı şahıslara veya yürütmenin durdurulmasında olduğu gibi idareye yöneliktir, bağımsız adli makamın alacağı bir karara karşı önleyici tedbir koymak nerede görülmüştür?Yüksek Mahkeme bile bir kararı bozduğu zaman alt derece hakiminin buna direnmeye yetkisi varken aynı derecede mahkeme soyut anlamda sonuçlar doğurabilecek ve sınırı çizgisi belli olmayan bir kararla diğer mahkemelerin "muhtemel" kararına nasıl kota koyabilir? Olasılıklar üzerine genel tedbir kararı verilebilir mi?

Bu bence, bir kişinin diğerine borçlu olmadığına dair alınan menfi tespit kararının , alacaklı olduğunu iddia eden kişiye karşı "sen davacı tarafa karşı hiçbir şekilde icra takibinde bulunamazsın" şeklinde verilmesine benziyor.

Somut sonuçlara gelince:

1. Bu karar nasıl icra edilecektir?İcra memuru , bir hata edip de (!)aynı konuda tedbir kararı vermeyi düşünen hakime zor mu kullanacaktır?
2. Farzedelim karşı taraf bu konuda tamamen haklı ve filmin fikri haklarının gerçek sahibi.Buna rağmen, tedbir kararı üzerine herhangi bir başkaca tedbir kararı alamıyor (karşıda kapı gibi anti-tedbir duruyor!) ve bu nedenle bu tedbir sebebiyle yüksek miktarda zarara uğruyor.Şimdi haksız ihtiyati tedbire karşı tazminat davası açma şartlarından biri de bu tedbir kararının fiilen icrasıdır.Bu karar fiilen de icra edilemeyeceğine göre tazminat hakkınız da elinizden alınmış oluyor. Ha belki "karşı tarafın hiçbir şekilde mağduriyet yaşamayacağına tedbiren karar verilmemişse!..)

Nerden bakılırsa bakılsın, ilgili kanun maddesinin " ...davanın açılmasından önce veya sonra diğer tarafa bir işin yapılmasını veya yapılmamasını..." şeklindeki hükmünün, yargıcın takdir hakkının çok ötesinde ve genişletici yorumun sınırlarının aşırı zorlanmasıyla alınan bu karar "mesuliyet"e hatta şikayete gidilmesini gerektirir diye düşünüyorum.